Eskiden, çok eskiden, suyu testiden içtiğimiz zamanlardan beri duymaya alışkın olduğumuz bir kalıp vardı.
“Genç subaylar rahatsız” dendi mi anlardık ki bir yerlerde kıpırtı, uğursuz kademsiz bir kıpırtı başlamıştır.
Devir değişti. Şimdi emekli amiraller rahatsızmış. Geçmiş olsun.
*
Testi devirlerinde “genç subay” olanlar, yaşlandı tabii. Tontonları gece uyku tutmamış.
Yüz üç mü, yüz dört mü ne kadarsa artık, bir araya gelmiş de bir bildiri yayınlama kararı alıvermişler.
Gündüzler çuvala mı girdi diye meraklanmanın âlemi yok.
Gelenek budur. Gündüz gözüyle bildiri yayınlanmaz. Darbe olsun, muhtıra olsun gece yarısı kıpraşır.
Rahatsızlıklarını birkaç paragrafta özetlemişler.
Kanal İstanbul’a karşı imişler. Montrö falan diyorlar. Endişeliymişler.
Üçüncü köprüyü ve İstanbul Havalimanını unutmuşlar ya da ihmal etmişler.
Onlar bittiği için itiraz etmenin anlamı yok diye düşündüler herhalde.
*
Muvazzafken darbe imal ederlerdi, şimdi ima etmekle yetiniyorlar. Emeklilikten olsa gerek.
.......