Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bir süre önce büyük bir müjde vereceğini duyurdu.
“Şu anda açıklamayacağım. İnşallah önümüze farklı alanlar açılacak ve duyduğunuzda ‘Bu da nereden çıktı’ diyeceksiniz.”
Ne olduğunu merak etmeye başladık.
Acaba ne açıklayacaktı da duyduğumuz anda “Bu da nereden çıktı” diyecektik?
Tahminler yürütüldü.
Bor madeni ile ilgili gelişmedir diyenler oldu.
Toryum konusunda bir ilerleme kaydedilmiş olabileceğini söyleyenler çıktı.
Evvelce açılıp da yeterince petrol olmadığı gerekçesiyle kapanan kuyularda epeyce yüksek miktarda petrol bulunması konu edildi.
İsrail ile yapılan anlaşmanın çok kapsamlı ve büyük boyutlu bir getirisi olabileceğini iddia edenler gördük.
Akdeniz veya Karadeniz’de yeni doğalgaz keşfi ihtimali de dile getirildi.
Tabii bir de ayrı yazmayanlar var.
Bu da yerine Buda yazanlar.
Konuşurken pek belli olmaz ama yazıda vaziyet değişiyor.
İmlâ bilmeyen, dikkat etmeyi umursamayan, gereksiz gören, öyle de olur, böyle de olur diye düşünüp de ‘Buda’ şeklinde yazanlar için “Buda nereden çıktı?” sorusu başka bir şekle bürünüyordu.
Buda dedikleri, Gotama Buda olsa gerek.
Budizm’in kurucusu.
Milattan önce 563-483 arasında Hindistan’da yaşamış.
İsmi “Uyanmış kişi” anlamına geliyormuş.
Hayat ve ölüm üzerine kafa yormuş, bir öğreti geliştirmiş. Asya’nın pek çok yerinde heykeli var.
Bahailik’te ise peygamber sayılmış.
İmlâsızlar “Buda nereden çıktı?” diye bir soru ile karşımızda arzı endam edince, “Hindistan’dan çıkmış” cevabını vermek şart.
Hâlbuki mevzu başka.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bilirsiniz sık sık müjde verir, alıştık artık.
Ancak böyle büyük önem arz eden konular olduğunda iddialı konuşur.
Çılgın proje örneğindeki gibi.
Doğrusu bendeniz yine öyle çok önemli bir müjde olacağı yönünde beklentiye girdim.