Bu sene okulların açılışı her zamankinden farklı olacak.
Pazartesi günü, ilk zil çalmadan önce, 15 Temmuz ve şehitlerimiz
için anma törenleri yapılacak.
Öğrencilere ders kitaplarından başka, birer kitapçık hediye
edilecek.
O kitapçık 15 Temmuz hakkında özet bilgi verecek.
Herhalde şehitlerimizin fotoğrafları da yer alacaktır.
Kısa hayat hikâyeleri de.
*
15 Temmuz gecesini hiç unutmamak zorundayız.
Her zaman aklımızda tutmak en önemli görevlerimiz arasında.
Yanımızda yöremizde bulunanlardan birinin 15 Temmuz gecesi
yaşananları unutur gibi olduğunu fark edersek, kolundan tutup
sarsmalıyız.
Niye sarstığımızı anlaması için de açıklama yapmak gerekir.
“Sen ne yapıyorsun? Kendine gel. Unutma!”
*
Çocukların bir kısmı zaten hiç unutmayacaklar o geceyi ve
sonrasını.
Onlar, o gece bir yakınlarını kaybedenler.
Kiminin babası şehit olmuş, kiminin amcası, dayısı, teyzesi…
Arkadaşı yaralananlar, kendi vücudunda o geceden bir iz taşıyanlar,
15 Temmuz'u nasıl unutabilir?
Kardeşini toprağa elleriyle verenlerin o acıyı unutması mümkün
mü?
*
Bazıları ise hatırlatıldığı zaman, unutmaması gerektiği söylendiği
zaman etkilenecek.
Aklından gitmemesi bu şekilde sağlanacak.
Bir kısmı da ne yapılsa, ne söylense anlamakta zorlanacak.
Hiç garipsenecek bir durum değil.
“O tarihte biz tatildeydik zaten. Bir şeyler olmuş ama tam
anlayamadık. Birileri hükümeti mi devirmeye kalkmış ne… Bizim
oralarda herhangi bir olay olmadı. Sahilde denize girdik çıktık.
Bol bol yüzdük. Pek televizyon seyretmedik. Gazete mazete okumadık.
Bir iki ay sonra geldiğimizde arkadaşlar anlattı epeyce patırtı
kopmuş buralarda. Biz pek farkına varmadık. Neyse geçmiş olsun. Ne
diyorduk?”