ŞİMDİ haydi ayıklayın pirincin taşlarını…
On küsur yılın imkanlarını ve fırsatlarını değerlendir(e)meyenler, siyasetin kışı geldi çattı, ne yapacaksınız bakalım.
Bu Ramazanda da, eski Ramazanlarda olduğu gibi beş yıldızlı, içkili, fuhuşlu mekanlarda yine lüks iftar ziyafetleri verecek misiniz? Patrikleri, papazları, monsenyörleri, pastörleri, zangoçları, bizim ateistleri, din ve Şeriat düşmanlarını, oruç tutmayan kesanı çağırıp güle oynaya yiyip içecek misiniz? Menüde papaz yahnisi kaymaklı Mustafa Kemal Paşa tatlısı ve peş melbalı dondurma olacak mı?
Yine eskisi gibi nepotizm yapacak mısınız?
Büyük zelzeleden sonra halkın toplanacağı, çadır kurup barınacağı alanlara, meydanlara (boş yer kaldıysa) yüksek binalar dikmeye devam edecek misiniz?
Ey sofular, ey sofular!.. Söyleyin bana, eskisi gibi çok lüks, çok ihtişamlı, lüks masraflı, çok şaşaalı umreler yapıp Zam Zam Tower’in üst katındaki süit dairede çay içerken Kabeye bakacak mısınız?
200 bin dolarlık lüks otonuzu, bir yıl geçmeden satıp yenisini alacak mısınız?
Faşistlerin kapattıkları İslam Medreselerinin yeniden açılması için siyasî iktidara müracaat etmiş miydiniz, baskı yapmış mıydınız?
Tasavvuf tekkelerinin yeniden açılmasını da istemiş miydiniz?
Allah Müslümanlara fırsat ve imkan vermişti. Bunlardan yararlanıp eski Fütüvvet ahlakına dönmek için neler yapmıştınız, söyleyin bakalım.
Ayasofya açılsın edebiyatını yapıyordunuz ama açması için iktidara ne gibi haklı ve meşru baskılar yapmıştınız?
Zinanın tekrar suç sayılıp cezalandırılması için ne gibi faaliyetleriniz olmuştu?
Ey çokbilmiş İslamcılar!.. Gerçek İslam mektepleri ve liseleri açıp oralarda güçlü ve vasıflı Müslüman yetiştirmek için ne gibi çalışmalar ve teşebbüsler yaptınız?
Anlatın anlatın… Güçlü bir İslam medyası kurmak için nasıl çalışmıştınız veya çalışmamıştınız?