CAMİLERDE okunan cuma hutbelerine politikacılar hiç karışmamalıdır.
Camilerde ısmarlama hutbe okunmamalıdır.
Cami siyasetin üzerinde tutulmalıdır.
Siyaset camiyi alet etmemelidir ama cami siyaset pisliklerine bulaşmadan nasihat etmeli, yön vermelidir.
Camiler, İslama zıt ve aykırı resmî ideolojiye kapalı olmalıdır.
Siyasî muhalefet yapılmamak şartıyla, camilerde İslama, Kur’ana, Sünnete, Şeriata kesinlikle aykırı olan kötülükler, münkerler tenkit edilmelidir.
Siyasî iktidarlar camileri kendi çıkarlarına alet etmemelidir.
Bütün politikacılar, bütün liderler, bütün siyasî kodamanlar camiye, cuma namazına gelebilir ama kutsal mekanlarda alkış, tezahürat, nümayiş olmamalıdır.
İnşa edilen bütün camiler ihlasla, temiz niyetle inşa edilmelidir.
İhlasla inşa edilmeyen camilerin mescid-i dırar olmasından korkulur.
Diyanet’in temel vazifelerinden biri, hür ve mukim erkekleri farz namazlarında camilerde toplamaktır.
Erkekleri camileri çağırmayıp kadınları çağırmak dengesizliktir.
Kadınlar elbette camilere gelebilir ama namazları evlerinde kılmaları efdaldir.
Şer’î özrü olmaksızın cemaati terk edenler, mânen kölelik statüsünü kabul etmiş olur ve köleleşir.
Cami imamlarının icazetli, ehliyetli, liyakatli, muttaqi, muhlis, muslih din alimi ve fakih olması gerekir.
Cami imamlığını parayla namaz kıldırma memuru seviyesine düşüren bir İslam toplumu batmaya mahkumdur.
Altın yaldızlı, son derece müzeyyen camiler, içlerinde ehliyetli hademe-i hayrat ve yeterli cemaat yoksa haraptır.
Beş vakit namaz kılanların yüzde ona veya on beşe düştüğü Müslüman bir ülke yıkılır.
Camilerde Kur’ana, Sünnete, Şeriata uygun etkili halk eğitimi verilmelidir.
İcazeti, ehliyeti, liyakati, kabiliyeti olmayan kimseler camilerde konuşturulmamalıdır.
Camilerde makbuzsuz hesapsız kitapsız para toplanmamalıdır.
Camilerde ticarî maksatla umre reklamı yapılmamalıdır.