Mehmet Şevket Eygi Gazeteoku

Fransa 1940’ta Niçin Yaman bir Sille Yemişti?

1 Eylül 1939… Almanya Polonya’yı istila etmeye başlar… Fransa ve İngiltere Almanya’ya ültimatom verirler… 3 Eylül… Fransa ve İngiltere Almanya’ya savaş ilan ederler… 3 Eylül 1939’dan itibaren...

27 Mart 2017 | 1.677 okunma

1 Eylül 1939… Almanya Polonya’yı istila etmeye başlar… Fransa ve İngiltere Almanya’ya ültimatom verirler… 3 Eylül… Fransa ve İngiltere Almanya’ya savaş ilan ederler…

3 Eylül 1939’dan itibaren sekiz ay küsur gün boyunca sıcak savaş olmaz. Eylül, ekim, kasım aralık, ocak, şubat, mart, nisan… Bu müddet zarfında Almanya, kendisine savaş açan iki ülkeye saldırmaz.

Nihayet 10 Mayıs 1940’ta Alman orduları kendisine savaş ilan etmiş olan Fransa’nın sınırlarını aşar… Sıcak savaş başlamıştır…
Fransa’nın kara, hava, deniz kuvvetleri Almanya’nınkinden az ve güçsüz değildir ama kısa zamanda dağılırlar, çökerler, yenilirler…
Fransa, kazanamayacağı bir savaşı ilan etmenin büyük zararını görmüştür.

1938 eylülünden 1940 mayısına kadar Fransa ne yapmıştır?.. O sekiz ayı gaflet içinde geçirmiştir. İlan ettiği savaşı kazanmak için gerekenleri yapmamıştır. Siyaset çekişmeleri… Bin türlü eğlence… Sinemalar, tiyatrolar, operalar… Bütün ülke meyhanelerle kaplıdır, sudan çok şarap içilmiştir… Barlar, pavyonlar… Fuhuş zina ahlaksızlık… Sodom Gomore… Edebiyat ve sanat dedikoduları… Dadaizm kübizm fütürizm… Sürü sepet ideoloji nazariye… Bitmez tükenmez zevzeklikler, gevezelikler… Sağcılar, solcular, sosyalistler, milliyetçiler, cumhuriyetçiler, kralcılar her biri ayrı telden çalmışlardır… Fransanın nabzı sahnelerde, geniş bulvarların kenarlarındaki kahvehanelerde, stadyumlarda, batakhanelerde, lokantalarda atmıştır… Gazetelerde her gün politika ve fikir ukalalıkları yapılmıştır… Züppeliğin bini bir paraya… Hıristiyanlığın, Tevratın, İncilin, evrensel bilgeliğin kınadığı ve kötü gördüğü bütün günahlar açıkça işlenmiştir…. Ucuz edebiyatlar… Fransa liberalizmin ve ferdiyetçiliğin merkezidir… Haddinden fazla felsefe, haddinden fazla edebiyat ve sanat… Tartışmalar, çekişmeler…

Bu sekiz ay küsur gün boyunca Almanya neler yaptı:
Disiplin içinde gece gündüz çalışarak savaşa hazırlandı. Orada otoriter bir rejim vardı, çatlak ses çıkartmak yasaktı… Binlerce fabrikada ağır, hafif silahlar, savaş araç ve gereçleri üretiliyordu. Bütün halk, yedisinden yetmişine ordu gibi yetiştiriliyordu.
Fransa vaktini gaflet içinde boşa harcarken Almanya harıl harıl hazırlanıyordu.

Ve 10 Mayıs 1940’ta, sekiz ay bekleyen Almanya bir saldırdı, pir saldırdı ve eşit kuvvetlere sahip Fransayı kısa zamanda dize getirdi. Pariste gamalı haçlı Alman bayrakları dalgalanıyordu…

23 Haziran 1940’da Hitler Paris’e gelerek zaferini kutladı.

Fransa Almanya’nın değil, kendi gafletinin, kendi dağınıklığının, kendi günahlarının, kendi keyif ve zevk düşkünlüğünün, kendi iç zaaflarının, kendi bireyci zihniyetinin, emanetleri ehline vermemenin sillesini yemişti.
Fransa, kazanamayacağı bir savaşı ilan etmenin faturasını çok acı şekilde ödemişti.


YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
İyi Müslüman 25 Şubat 2018 | 3.835 Okunma Baba Çok Ağlamış 18 Şubat 2018 | 2.422 Okunma Kurtarıcı Öğütler 11 Şubat 2018 | 1.853 Okunma Tolgaç ve Olgaç Beyler 04 Şubat 2018 | 757 Okunma Suçlular Sünnîlerdir 28 Ocak 2018 | 1.222 Okunma