YIL 1923... Türkiye’de bir İslam Cumhuriyeti kuruluyor… Anayasasının (Teşkilat-ı Esasiye Kanunu) ikinci maddesinde “Devletin dini İslam’dır” yazılı. Cumhuriyetin, Dolmabahçe sarayında oturan bir Halifesi var. Bu Halife’yi Ankara Büyük Millet Meclisi seçmiş. Halife her hafta cuma günü resmî merasimle namaza çıkıyor. M. Kemal Latife hanımla evlendiğinde Halife tebrik mektubu gönderiyor, M. Kemal Paşa çok teşekkür ediyor.
İslam Cumhuriyetinin medreseleri var, buralarda sarıklı ulema ve fukaha yetişiyor.
Hafta tatili Cuma günü.
Şapka giymeye yeltenen birtakım züppe Türkleri polis tutukluyor.
Nizamiye mahkemelerin yanında kadılıklar ve kadılar var.
Mahkemelerde İslam fıkhına uygun Mecelle ile hükm ediliyor.
Bütün toplu taşıma vasıtalarında kadınların yerleri ayrı.
Ramazan gündüzünde açıkta yiyip içen Müslümanlar polis tarafından yakalanıyor.
Bütün okullarda din ve Kur’an dersleri var.
Tarikatlar serbest, tekkeler açık.
Orduda alayların müftüleri, taburların imamları var.
Savaş gemilerinde de din görevlileri hizmet görüyor.
***
Cumhuriyet rejiminin temeli fazilettir (erdemdir), erdemsiz cumhuriyet gerçek cumhuriyet değildir.