SABATAY Sevi’ye taparcasına bağlı olan Dönmeler, Hahambaşı Haim Nahum’un ve eğitimci Şimon Zvi’nin azat kabul etmez hayranları; M. Kemal Paşa’nın ölümünden sonra Kemalizm ideolojisini türettiler ve birtakım yasaklarla, tabularla, baskılarla, insan hakları ihlalleriyle, korkutarak, ezerek, sindirerek amansız bir vesayet rejimi ile Türkiye’ye, Ortadoğu’nun Japonya’sı olmak şansını kaybettirdiler.
Latin veya Frenk yazısı konusunda direttikçe direttiler. Kör gözleri, betonlaşmış beyinleri görmedi ki, o çok zor, çok karışık millî yazısıyla Japonya ilimlerde, fenlerde, teknikte, eğitimde, akademik çalışmalarda, ilmî araştırmalarda, sanayide, ticarette, kalkınmada akıllara hayranlık veren harikalar meydana getirmektedir.
Fesi atıp yerine Frenk şapkası giymekle çağdaş uygarlık fezalarına füze gibi fırlayıp yükseleceğimizi sandılar. Bir de baktılar ki, o putlaştırdıkları şapkayı bizzat Batılılar da terk etmiş. Kendileri de artık şapka giymiyor ama şapka şapka şapka diye sayıklamaya devam ediyorlar.
Kadınları hürleştirmekten bahs ediyorlar ama devletin TC resmî vesikalarıyla KDV’li, gelir vergili, korumalı yasal fuhuş, hijyenik (!) seks köleliği yapılmasına karşı seslerini çıkartmıyorlar.