Fransa’nın Nice şehrindeyiz...
1543 yılında Fransa Kralı’nın yardım talebi üzerine Ceneviz ve
İspanya işgalinde bulunan Nice şehri Kaptan-ı Derya Hayrettin Paşa
tarafından fethedilir...
Ve Kanuni Sultan Süleyman daha sonra Fransa’ya hediye eder...
Bir zamanlar “şehirler” hediye ettiğimiz süreçlerden nereye
geldiğimizi anlayabilmek, anlatabilmek gerekiyor...
Prof. İlber Ortaylı ile seyahat ediyoruz...
“İfade özgürlüğü”nü aydınlatmak maksadıyla kullanan, sınırsızca her
ortamda karşı tarafın kırılmasına rağmen, alabildiğince bilgilerini
kendi yorumuyla paylaşan ama yine de kimsenin kırılmadığı bir bilim
adamı...
Format dışı ve tarihin derinliklerinde kuralsızca ve kendince
dolaşan biri... Kimin neye inandığıyla ilgili değil neyin doğru
oluşuyla daha çok ilgili olan bir duruşa sahip...
Osmanlı’ya ve tarihe karşı bağnazca bir duruşu sevimli bir bakışa
çevirebildiği için bu yüzden kendisini severim. Kendisi birçok defa
TV programlarıma da konuk olmuş ve adeta ezber bozan yeni
şeyler söylemişti...
***
Ecdadımızın hediye ettiği Nice şehri üzerinde uçağımız alçalmaya
başladığında İlber Hoca, kentin tarım politikalarından, geçmişinden
başlayıp diplomasi geleneğinden çıktı...
İlber Hoca’nın futbol sevgisini de sonradan keşfeden biri olarak en
çok da spor yorumlarını merak ediyordum, lakin yenilince, keyfinin
de kaçtığını görünce uzak durdum...
UEFA Euro 2016 Avrupa Futbol Şampiyonası’nda Türkiye Milli
Takımımız ikinci maçını da İspanya’ya karşı kaybetti...
Dedik ya, dünyanın sonu değil..