Kazanabilmek uğruna dipsiz kuyulara düşülüyor...
Ve uçurumların kenarlarında dolaşılıyor hâlâ...
*
Her gün işlenen suçların hikâyelerini okuyor, izliyor ve bir seyirci olmaya mahkûm edildiğimizi anladığımızda ise yaşamaktan utanıyoruz.
Kardeşlik türkülerini yeryüzünde bizden daha fazla söyleyen kimse yok.
Buna rağmen İslam coğrafyası yüzyıllardan beri kan revan içinde...
Sorgulayan, anlamaya çalışan, düzeltmek isteyen yok...
*
“İplerin ucunda hayat bulan kuklalara” benzetiliyoruz gittikçe.
Kullanılıp atılıyor bir peçete gibi insan.
Uzaklarda birilerinin yalanlarıyla kahramanlaştırılanların heykelleri önünde dolaşıp durmaktan bıkıp usanmıyoruz...