Yarınlara ertelemişiz...
Kapı eşiklerinde, pencere önlerinde seyretmişiz yitirdiklerimizi.
*
Yıllar geçip gitmiş ve içimizdeki kör kuyulara saklanmış.
Denizlere akan kanlı nehirlere dönüşmüşüz sanki...
Ve içimize düşüp de sakladıklarımız alıp başını gidiyor, durmuyor, tutunmuyor, iflah olmuyor...
İnfilak ediyor...
Geçip giden gemiler gibi anlamsızlaşıyor.
Meğerse herkes kendi denizlerine doğru kürek çekiyor ve kendi yazdığı oyununu oynuyor imiş...
Aldanmışız, aldatılmışız...