Mart ayında hava şöyleydi..
Ankara 72 kriteri yerine getirecek, geri dönüşüm anlaşmasını
imzalayacak, AB de vizeyi kaldıracaktı..
Davutoğlu, Türk vatandaşlarına Avrupa’nın kapısını açan başbakan
olmaya hazırlanıyordu..
Bunun cakasını yapıyordu..
Başbakanlık ömrü vefa etmedi..
Koltuk altından çekildi..
*
Davutoğlu, ‘Benim tercihim değil’ diye diye evinin yolunu tutarken,
Ankara pozisyon değiştirdi.. Kriterler içinde yer alan terör
tanımındaki değişikliğe gitmeyeceğini ilan etti..
Avrupa’yla papaz olduk..
AB diretti, Ankara hayır dedi..
Sonunda vizesiz Avrupa hayal oldu.. Gerçi 30 Haziran’da Brüksel’de
toplantı var ama bir şey çıkmaz!..
Çünkü..
Ankara; ‘Vizeni başına çal, vizesiz seyahat derdimiz değil, terör
yasasını değiştirmiyorum’ mesajı verdi..
*
(Burada bir parantez açalım.. Küçük bir hatırlatma notu
düşelim..
Şu sorunun yanıtını verelim: Avrupa terör yasasında niye ısrar
ediyor?
Şundan.. Bizdeki yasa muallak.. Bir örgüt tanımı yapılıyor, o
örgütle ilişkili kılınan herkes silahsız olsa da herhangi bir
eyleme katılmasa da terörist ilan edilebiliyor..
*
Avrupa’ya ne!.
Avrupa diyor ki; vize kalkarsa senin terörist dediğin bazı kişiler
bizim kriterlere göre göre terörist sayılmayacak.. Savcıların eline
silah almadığı halde terörist diye damgaladığı insanlar siyasi
iltica talebinde bulunacak.. Terör tanımını bizim normlara uydur ki
böyle bir sorun çıkmasın..
Parantezi kapatıyorum)