Kısaca, çivisi çıkan devletin çivisi yerine çakılacak.. İki yıl
sonra seçime gidilecekti..
Bahçeli ‘Olmaz‘ dedi; ‘HDP’nin içerden de dışarıdan da desteğini
kabul etmem.‘
Formül çöktü..
Çöktü ama Kılıçdaroğlu peşini bırakmadı.. Bahçeli’ye ‘başbakan sen
ol’ teklifi yaptı.. Keşke yapmaz olaymış..
MHP’nin tepkisi daha sert oldu; başbakanlık teklifini ‘siyasi
rüşvet’ kabul ettiler.. Ellerinin tersiye ittiler..
CHP’liler çok alındı.. Çünkü onlara göre teklif siyaseten çok
normaldi.. Hata üst düzey bir CHP yöneticisi o günlerde ‘keşke
birileri çıkıp bize de böyle rüşvet teklif etse’ diyecekti..
*
Cumhurbaşkanı seçiminde ‘çatı aday’ çıkartacak kadar yakınlaşan iki
partinin masaya oturmadan köprüleri atması, daha doğrusu
Bahçeli’nin ipleri koparması dedikodu kazanını kaynattı..
MHP - AKP anlaştı.. Tabanları da yakın.. Bu iş bitti yorumları
yapıldı..
*
Bahçeli,dedikoduyu duydu da mı söyledi, yeri geldiği için mi
bilinmiyor..
Koalisyon şartlarını ağırlaştırdı..
Cumhurbaşkanı’nın Beştepe’yi boşaltmasını Çankaya Köşk’üne
geçmesini..
17/25 Aralık dosyasının açılmasını şart koştu..
*
Hava yine gerildi gerilmesine ama taban baskısı bitmedi.. AKP
tabanı da MHP tabanı da ortak olalım diye bastırdıkça
bastırdı..
Bahçeli baskıya karşı en sert hamlesini yaptı.. HDP’yi yok farz
ettiklerini söyledi; ‘biz Meclis’te o tarafı flu görüyoruz’
dedi..