Bir grup bu yıl içinde, büyük ihtimalle 15 Temmuz 2018’de (ki
pazar gününe denk geliyor) baskın seçim olacağı düşüncesinde..
Niye erken değil de baskın..
Önce kavramlar üzerinde anlaşalım..
***
Erken seçim; hükümetin çaresiz kaldığı, sayısal çoğunluğunu yitirmek üzere olduğu, bürokrasiye hükmedemediği veya koalisyon ortaklarının anlaşmazlığa düştüğü ortamlarda gündeme gelir..
Ülkede böyle bir durum varsa, iktidar çıkış yolunu seçimde görüyorsa zamanından önce konan sandığa erken seçim denir..
***
Baskın seçim; İktidar güçlüdür.. Hem sayısal çoğunluğu vardır, hem bir dediğini iki etmeyen bürokratik yapıyı oluşturmuştur.. Ülkeyi yönetmekte hiçbir sorunu yoktur.. Muhalefetin durumunu kollayarak veya ileride karşı karşıya kalacağı riskleri hesap ederek zamanından önce sandığa başvurursa baskın seçim denir..
***
İktidarın 2019 Kasım ayına kadar ülkeyi yönetme kabiliyeti var mı?
Var..
OHAL’le fazlasıyla var..
O halde 2019’dan önce alınacak sandık kararı baskın seçimdir..
Kavram konusunda anlaşdıysak, gelelim başlıktaki soruya..
Baskın seçim olma ihtimali
yüzde kaç?
***
Önce iktidarın attığı adımlara bakalım..
- Kredi Garanti Fonu oluşturuldu, esnafa para yağdırıldı.. Bu sayede geçen yıl büyüme yüzde 7’lere ulaştı..
- Küçük esnafa bir yıl ödemesiz faizsiz 50 bin lira verildi..
- İstihdam kampanyası yapıldı.. Bir kişi alın dendi, şimdi iki kişi alın denilecek..
- Asgari ücretten alınan vergide düzenleme yapıldı; sabitlendi..
- Muhtarların SGK primini Hazine üstlendi..
- Çiftçinin aldığı mazotun yarısını Hazine ödeyecek..
- Hayvancıya 300 koyun hibe ediliyor.. Veya beş büyükbaş hayvan..
- Çiftçinin kullandığı gübrenin yüzde 23’ünü yine Hazine karşılıyor..