Aslında Gümüşlük sayılmaz.. Gümüşlük’ten Dereköy’e giderken sağda.. Hem ikinci el eşya alıp satıyor hem siparişle mobilya yaptırıyor, masa, sandalye, kitaplık falan, hem de hurdacılık yapıyor..
Marangozmuş.. Bodrum, Ortakent’te dükkânı varmış.. Dükkânı istimlak edilip yıkılınca Dereköy’e gelmiş, tezgâhını kurmuş..
Kurmuş ama müşterileri peşinden gelmemiş..
Ne yapacağım diye kara kara düşünürken akrabaları imdadına yetişmiş..
‘Gel sen de bizim gibi hurdacılık yap, ikinci el eşya al sat’ demişler..
***
Abi dedi; ‘Ben Niğdeliyim, hurda piyasası Niğdelilerin elinde.. Beni bu işe soktular, Allah’a şükür durumumu kurtardım.’
Yeni mekânı devasa bir arazi üzerinde.. Bir bölümüne eski su depoları, borular, inşaat demirlerini dağ gibi yığmış..
Dikkatimi çekti, dedim ki; hurda işi pek iyi gitmiyor galiba.. Yığmışsın ama satamamışsın..
Bilmeden yarasına basmışım..
Bam teline dokunmuşum..
Sorma Abidiye söze girdi; ‘Çin’deki kriz vurdu bizi.’
Çin krizi!..