Suriyelilere vatandaşlık verilsin, verilmesin meselesi kulvar
değiştirdi..
Irkçılık tartışmasına..
Hatta ırkçısın suçlamasına kadar uzandı..
İktidara yakın duranlar ‘Suriyeliler vatandaşlığa alınmasın;
çünkü…’ diyenleri ırkçılıkla suçlamaya başladılar..
Anlamış değilim?
Ne ilgisi var!..
***
Kimse, Suriyelileri kapı dışarı edelim demiyor..
Kimse, Suriyelileri kovalım, ne halleri varsa görsünler de
demiyor..
Sadece vatandaşlığa almayalım.. Çünkü; baş etmekte zorlandığımız
büyük sorunlar yaratacak deniyor..
***
2 milyon 700 bin Suriyelinin yarısı çocuk.. Onların nasıl
eğitileceği bile başlı başına sorun.. Onların hangi dilde eğitim
alacakları başlı başına problem..
Eee.. Konuşmayalım mı?
***
İktidar yanlıları klasik yöntemlerini devreye soktu; Suriyelilerin
vatandaşlığa alınmasını tartışmaya açanları yaftalama kampanyası
başladı..
Karşı çıkmak neymiş?
Irkçılıkmış!
Ne ilgisi var?
***
Suriyelileri vatandaşlığa alalım diye kalem oynatanlar, yazılar
döşeyenler niye kampanya yapıyor?
İktidar istediği için..
Gerekçeleri?.
Yok!.
Olmadığı için ‘neden’ diye soranlara, karşı çıkanlara kafadan
saldırıyorlar..
***
Gelelim önemli ayrıntıya..
Suriyelilere mülteci, mülteci diyoruz..
Mülteciler mi?
Hayır, değiller!..
Ankara bu hakkı vermedi.. İktidar Suriyelileri madem bu kadar
düşünüyor, önce mülteci statüsü versin..
Vermiyor!
Neden?
Mülteci olurlarsa seçme ve seçilme dışında birçok haktan
yararlanacaklar, iktidar bu imkânı niye sunmuyor..
Önce mülteci yap, sonra vatandaş yaparsın..
***
Bana bu projenin zamanlaması da manidar geldi..
Moskova’yla, Tel Aviv’le arayı düzelttik.. Kahire ve Şam
sınırda..
İnsan sormadan edemiyor.. Acaba diyorum, Esad’ın zulmünden kaçan
Suriyelilerle vatandaşlık verilmesi barışmanın bir koşulu mu?
Şam’la yürütülen pazarlıklarda bu konu da mı var?
Türkiye’deki Suriyeliler pazarlığın parçası mı?
***
Öyle ya, Esad dönmelerini istemiyordur.. Suriye’den söküp attı,