Cumhur-başkanı’nı eleştiriyoruz..
Niye eleştiriyoruz?
Cumhurbaşkanı gibi değil, ‘başkan’ gibi davrandığı için
eleştiriyoruz..
Anayasa’nın sınırlarını aştığı için eleştiriyoruz..
Fiili durum yarattığı için eleştiriyoruz..
*
Cumhurbaşkanı da cevap veriyor..
‘Beni bu göreve milletim getirdi, tabii ki başkan gibi
davranacağım’ diyor..
‘Ben Anayasa’ya uymak durumunda değilim, Anayasa’yı bana uydurun’
diyor..
‘10 Ağustos seçimiyle fiili durum doğmuştur, ben gücümü Anayasa’dan
değil, milletten alıyorum’ diyor..
*
Anlaşmamız mümkün değil..
Muhalefette CHP de, MHP de, HDP de, Saadet de aynı dili
kullanıyor..
Eee ne olacak?
Kim karar verecek?
Merci belli..
Seçmen..
Nasıl bir düzen istediğini söyleyecek.. Aslında 7 Haziran’da
söyledi.. Kimi ‘İradesini tam anlamıyla ortaya koyamadı’ dedi, kimi
‘Böyle söylemek istemedi’ dedi, kimi elinin ağır kaçtığını iddia
etti..
1 Kasım günü seçmene bir kez daha sorma kararı alındı..
Sandıklar ortaya konulacak..
Ey seçmen, ‘Son kararını söyle’ denilecek..
*