Her iktidar yaptıklarıyla övünür..
Her iktidar yaptıklarını ballandıra ballandıra anlatır..
Her iktidar bire beş katarak pazarlar..
Her iktidar kendine pay çıkarır..
Ama hiçbiri bu iktidarın eline su dökemez..
*
Bizim iktidar sazı eline bir aldı mı öyle bir konuşturur ki şaşarsın..
Bir bakarsın 2017 ile 1930’u karşılaştırıyor..
Dershane sayısı..
Öğretmen sayısı..
Mühendis sayısı..
Doktor sayısı..
Okul sayısı.. Vs..
Karşılaştırır da karşılaştırır.. Kimse çıkıp demez ki; aradan neredeyse doksan yıl geçmiş.. Tabii ki o günün Türkiye’siyle bu günün Türkiye’si bir olmayacak..
*
İktidarın en sevdiği mukayeselerin başında yollar gelir...
Başbakan’ın dilinden eksik olmaz.. ‘2002 yılına kadar 6 bin kilometre yol yapılmıştı (mukayese cumhuriyetin kuruluşuyla), biz 15 yılda 19 bin 300 kilometre yaptık. Nereden nereye.’
Devam eder..
‘80 yılda 300 kilometre köprü ve viyadük yapılmış, biz 573 kilometre yapmışız.. Nerden nereye.’
*
İktidar böyle konuşur da kimse çıkıp demez ki..
Arkadaş, dünya nerden nereye geldi.. Dünya 1940’ların dünyası değil, dünya 1980’lerin dünya da değil, dünya 2000’lerin dünyası..
Arkadaş, yolları yapan makineleri, dağları delip tünel açan köstebek denilen aletleri sen mi icat ettin, sen mi ürettin..
Elin oğlu bulmuş, üretmiş, satmış, sen havasını atıyorsun..
Misal; eskiden dağı delip beş kilometrelik yol yapmak beş yıl sürüyordu, şimdi beş ayda bitiyor..
*
Neyse..
Bizim iktidar için övünmenin sınırı yok.. Cumhurbaşkanı TEOG kalksın dedi ya, anında kaldırdılar..
Dört yıl önce bu sistemi bulmakla övünüyorlardı..
Şimdi kaldırmakla övünüyorlar..
Yerine ne koydun diye sorana dur bakalım diye söze başlıyorlar ve diyorlar ki..
‘Bize güven. Biz iktidara geldiğimizde, 2002 yılında yaş ortalaması 75.5 idi, şimdi 78’i geçti. Değişiklik bunun için. Hedefimiz daha büyük.’