Koalisyon maratonu başladı.. Bu maraton bildiğimiz maratondan
farklı..
Maratonun mesafesi yok, zamanı var..
45 gün..
Hemen şunu belirteyim, 45’inci gün her şey bitti demek değil..
Mecburen seçim demek değil..
45’inci gün inisiyatifin Cumhurbaşkanı’na geçmesi demek..
*
Düne bakalım.. AKP ile CHP arasında ilk temas yapıldı.. Görüşme
orta uzunluktaydı ..
İlk temasta aşmaları gereken ilk bariyer önlerine dikildi..
Güven..
Taraflar birbirine güvenmiyor!. Ne diyelim; siyaset dünyasında
kazık atma alışkanlığı var!..
Güven bariyeri aşılırsa öteki bariyerlere bakılacak..
*
Orta uzunluktaki buluşmada; liderler ne düşündüklerini
aktarmamışlar..
Ne düşündükleri, meselelere nasıl baktıkları malum..
Malumun ilanına girmemişler.. Yöntem üzerine konuşmuşlar..
İstikşafi temasların başlatılmasına karar verilmiş!. İstikşafi tarz
benimsenmiş!.
Şu demek; birbirini yeniden keşfetmek demek.. Meselelere
bakışlarını, yaklaşımlarını, düşüncelerine yeniden masaya yatırmak
demek..
Tamam da; iyi mi, kötü mü?
Valla istikşafi tarz görüşme yapılacağını duyunca kafam
karıştı..
İyi mi kötü mü karar veremedim..
*
Bardağa dolu tarafından bakarsak..
Güçlü, kalıcı, günü geçiştiren değil çözüm üreten, uyumlu, uzun
ömürlü (en az iki yıl ) bir koalisyonun kurulması isteniyorsa..
Her rüzgarda savrulmayan, lastiği sık sık patlamayan..
İkide bir kavganın çıkmayacağı, koalisyonun uçurumun kenarına gidip
gelmeyeceği..
Piyasaların güne endişeyle başlamayacağı..