CHP lideri Kılıçdaroğlu ile sohbetimiz Etimesgut’ta uçak motor
çalıştırdığı an başladı, Çaycuma Havaalanı’na tekerlek koyana kadar
sürdü..
İlk konu
günün mana ve önemi nedeniyle 12 Eylül’dü..
Kılıçdaroğlu
12 Eylül’e ilişkin iki anısını anlattı..
Kılıçdaroğu o tarihte hesap uzmanı, İstanbul’da görevli.. Darbenin
sıcak günleri yaşanırken, Selimiye Kışlası’ndan hesap uzmanı talebi
gelmiş..
Kılıçdaroğlu’nun anlatımıyla aktarıyorum..
***
“Kışlaya gittim, beni bir odaya aldılar. Rütbeli subaylar hararetli
tartışmaya tutuşmuştu. İsim vermeden tartıştıkları için ne olduğunu
anlamadım. Bir süre sonra hadi gidiyoruz dediler.
Erler, subaylar arabalara doluştuk, köprüyü geçtik, Çapa Tıp
Fakültesi’ne geldik.. Komutan herkese görev verdi, sen orayı tut,
sen burayı tut diye. Askerler koşuşturdu, gerekeni yaptı.
Ben bekliyorum.. Komutan ne bekliyorsun dedi; ne yapayım dedim.
Sen de git muhasebeye el koy dedi. Gelir gider durumunu içeren
rapor çıkar çıkarmamı istedi..
Muhasebe kayıtlarını aldım, bir sayfalık not çıkardım. Ertesi gün
Selimiye’ye gidip komutana verdim.
Komutan bu olmaz, çok kısa bunu Ankara’ya yollayamam, uzat. Bari
iki sayfa olsun’ dedi.
Alladım pulladım, aynı
bilgilerle iki üç sayfalık süslü bir rapor hazırladım.
Komutan çok beğendi.
O günden sonra ne zaman hesap uzmanına ihtiyaçları olsa beni
çağırdılar.”