Bir önceki Başbakan’ın ‘komşularla sıfır sorun politikası’ mizah
konusu olmuştu..
Sıfır sorun derken sıfır komşu durumuna geçmiştik..
Kavga etmediğimiz ülke kalmamıştı..
Batı’yla da, Doğu’yla da papaz halindeydik!..
*
Davutoğlu başbakanlıktan erken emekli edilince yorgan gitti kavga
bitti misali etrafa gülücükler dağıtmaya başladık..
İsrail’le barıştık..
Rusya’dan özür diledik, el sıkıştık..
Sırada Suriye, Irak ve Mısır var..
*
Başbakan bir süredir sinyalini veriyor.. Sinyalin ötesinde, eski
dost başkentlere çiçek yollamaya başladı..
AKP’nin siyaset akademisinde verdiği derste; ‘Irak, Mısır ve Suriye
ile kavga için çok neden yok’ demiş..
Çok neden yoksa, sormak lazım neden kavga ettik?..
Ben söyleyeyim mi?
Davutoğlu’nun stratejik derinliği yüzünden..
Önce kendini, sonra etrafını öyle gaza getirdi ki..
Zannedersin Osmanlı canlandı..
Zannedersin Osmanlı hayat buldu..
Zannedersin Şam, Kahire, Bağdat bizim vilayetler oldu..
*
İç işlerine karıştık.. Resmen taraf olduk..
Irak’ta Şii yönetimle anlaşamadık.. Şiilerle Sünnilerin iktidar
mücadelesinde resmen taraf olduk..
Bağdat’ta yönetim değişsin diye çaba sarf ettik..
Sonunda papaz olduk!.
*
Mısır’da da aynı.. Mursi (Müslüman Kardeşler) iktidara gelsin diye
her türlü desteği verdik.. Mursi ilk turda yüzde 25 oy aldı, ikinci
turda zar zor seçildi.. İki milyar dolar hibe ettik..
Mursi iktidarına açık çek verdik..
Devrilince de yerine geçenlerle mecburen papaz olduk!.
*
Ama Sisi askeri darbe yaptı.. Yönetime silah zoruyla el koydu..
Ankara darbenin karşısında örnek duruş sergiledi..
Kabul.. Ama Mursi de sivil darbe yapıyordu..
Binlerce insan sokağa sivil darbeyi önlemek için çıktı.. Sivil
darbe yarım kalınca askeri darbe geldi..
Sorum şu; Mursi sivil darbeyi gerçekleştirseydi sesimizi çıkaracak
mıydık?
*
Gelelim Suriye’ye.. İç savaşın tarafı olacağımıza, hakemi
olsaydık.. Yatıştırıcısı olsaydık.. Arabulucusu olsaydık..
Şam’da da yönetime Müslüman Kardeşler gelsin diye
uğraşmasaydık..
Açık sınır politikası uygulayıp körüklemeseydik..