Sorun; Erdoğan'ın devlet benim demesidir
Bugün söze sondan başlayalım. Sorun, Merkez Bankası Başkanı'nı atmakla, Hazine ve Maliye Bakanı'nın "affını (!)" kabul etmekle çözülmüyor.
Sorun derin.
Sorun tek adam yönetimi. (Tek adam yönetimi denilince iktidar yanlılarının tüyleri diken diken oluyor. Ama gerçek bu. Erdoğan yürütmenin yegane temsilcisi benim demedi mi? MHP lideri Devlet Bahçeli'nin isim babalığı yaptığı Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi tek kişilik yönetimi öngörmüyor mu? Bahçeli Anayasa Mahkemesi'ni bile tek adama bağlamayı önermedi mi?)
Son durum şu:
Merkez Bankası Başkanı değişti, aileden olan Hazine ve Maliye Bakanı istifa etti; Türk Lirası değer kazandı. Hazine ve Maliye'ye yeni bakan atandı, Türk Lirası değer kaybetti.
Acayip bir durum değil mi?
Değil..
Batı ülkelerinde olsa ekonomistler kafayı yer. Bizde normal karşılanıyor.
Çünkü, iki kurumun başına gelen kişilerin yeterli olmadığı ikisinin de partili olduğu, Saray'dan aldıkları direktiflerle kurumlarını yöneteceklerini piyasa biliyor.
Yeni Merkez Bankası Bakanı göreve başladığı gün "Bakacağız, göreceğiz gerekeni yapacağız" dedi. Ne yapacak?