GAZETELERE yansıdığına göre, CHP Lideri, AKP'nin kurduğu tuzağa
düşmemiş.
En azından kendisi böyle söylüyor.
Dokunulmazlıklar ile ilgili Anayasa değişikliğine olumlu oy kullandırmış çünkü AKP’nin “partili cumhurbaşkanı” tuzağını fark etmiş.
Böylece, CHP, dokunulmazlıklar ile partili cumhurbaşkanlığının bir paket halinde referanduma sunulmasını engelleyerek, Erdoğan’ın planını bozmuş!
Ben o kadar emin değilim, çünkü Saray’ın asıl planı bu yolla, TBMM’de yeterli çoğunluğa ulaşmak gibi geliyor bana.
Cumhurbaşkanı her seferinde ‘Erken seçim yok’ diyor ama seçimle TBMM aritmetiği değişmeden de istediğini yapabilmesi mümkün görülmüyor.
Şöyle bir plan içinde olabilirler:
Anayasa’nın 84. maddesi, hangi koşullarda milletvekilliğinin düşeceğini anlatıyor: “Milletvekilliğinin kesin hüküm giyme veya kısıtlanma halinde düşmesi, bu husustaki kesin mahkeme kararının Genel Kurul’a bildirilmesiyle olur.”
76. maddesi de “kamu hizmetinden yasaklılar, taksirli suçlar hariç toplam bir yıl veya daha fazla hapis ile ağır hapis cezasına hüküm giymiş olanlar; zimmet, ihtilâs, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı suçlarla, kaçakçılık, resmî ihale ve alım satımlara fesat karıştırma, Devlet sırlarını açığa vurma, terör eylemlerine katılma ve bu gibi eylemleri tahrik ve teşvik suçlarından biriyle hüküm giymiş olanların” milletvekili olamayacağını yazıyor.
Oyun çok açık: Bu suçlarla çok sayıda HDP’li ve CHP’li milletvekili yargılanacak.
Mahkûmiyetlerinin TBMM’ye bildirilmesinden itibaren milletvekillikleri düşürülecek.
Ardından boşalan sandalyeler için bir araseçim yapılacak.
AKP’nin birinci parti olduğu illerdeki vekillikleri düşürmek ve sonra araseçimlerde o illerden AKP’li adayı milletvekili seçtirmek, yargıyı kontrol edebilen bir iktidar için çocuk oyuncağı.