DÜN maçı izlerken sahada sarı-lacivert forma giymiş olan takımın
yeni kurulduğunu ve sezon öncesi ilk hazırlık maçlarından birini
oynadığını düşündüm. 19. dakikaydı, Şener, önünde oynayan Lens’e
öyle bir top attı ki, sanki daha önce hiç birlikte oynamamışlar,
sanki birlikte hiç antrenman yapmamışlar gibiydi. Lens sola
giderken pas sağa gitti, gidiş o gidiş!
35. dakikada da Lens ile Fernandao’nun “ilk kez” tanıştıklarını
düşündürecek bir pozisyon oldu. 42’de topun sahibi tacı atmak üzere
olan Hasan Ali’ydi, geri kalan 9 oyuncudan hangisine atacağını
bilemedi, çünkü hepsi kendi alemindeydi sanki. Fabiano hariç tabii,
o kaledeydi, topu almaya gelmesine olanak yoktu.
BiLMiYORLAR!
Fenerbahçe dün de tek kanatlı bir kuş gibi çırpındı durdu, Lens o
sırada neredeyse o kanatta bir çırpıntı oldu, öbür kanat sanki
kırık gibiydi, neredeyse hiç hareket etmedi. İkinci yarıdaki
Ozan-Volkan değişikliğinin nedeni bu sorunu çözmekti, ama pek işe
yaradığını söylemek mümkün değil. Oyunculara haksızlık etmek
istemem. Koştular, mücadele ettiler, topla kat etmeye çalıştılar
ama sorun neyi, nasıl oynayacaklarını bilemiyor olmalarıydı.
Onun için ilk yarı bittiğinde Osmanlıspor’un biri direkten döne