BEKLENEN oldu ve Olağanüstü Hal ilan edildi.
Cumhurbaşkanı’ndan başlayarak İçişleri Bakanı’na kadar
yetkililer, bunun “sade vatandaşın hayatını etkilemeyeceğini”
söylüyorlar ama bunu ne kadar başarabilecekler bilemiyorum.
Aslında biliyorum da bu kadar yüksek makam sahibine de “genetik
kodlarım nedeniyle” güvenmek istediğim için böyle söylüyorum.
Normal olarak bizim memlekette yetki Vali Bey’e de geçse, Garnizon
Komutanı’na da geçse sıradan vatandaşın günlük hayatı bundan
etkilenir.
Çünkü bizim memleketimizde Bekçi Murtazaların sayısı, kuşkunuz
olmasın ki ülkemizin nüfusu kadardır!
Bir de bu Bekçi Murtazaların bir bölümüne olağanüstü yetkiler
verirseniz, nelerin olabileceğini, yaşanabileceğini kolayca tahmin
edebilirsiniz.
Yolda durduk yerde çevrilip kimlik sormalar, üst aramalar,
“Telefonunu ver Twitter’ine, Facebook’una bakacağım” demeler, Vali
Bey ne kadar tersine emir vermiş de olsa engellenemez.
Yanlışlıkla diklenir, “Neden bunları görmek istiyorsunuz” diye
sorarsanız, yüzüstü yere yatırılıp elleriniz kelepçelenir, doğru
kodese.
OHAL nedeniyle gözaltı süreleri de rahatlıkla uzatılabildiği için,
çıkana kadar akla karayı seçersiniz.
Biz gazetecilerin başına bundan daha fazlası da gelebilir tabii ama
onu o kadar dert etmiyorum: Tabii şahsen.
Bu işe girerken “kefenimi giymedim” ama günün birinde yazıp
çizdiklerim nedeniyle başımın derde gireceğini biliyordum ve “Kendi
düşen ağlamaz” da bir başka düsturumdur!
Ama bunun genel olarak basın özgürlüğü ile ilgili olumsuz sonuçları
olacaktır ve özgür basının varlığının darbeyi önlemekte ne kadar
önemli rol oynadığını göreli de daha bir hafta bugün dolacak.
Sadece şunu merak ediyorum: Vatandaşın günlük hayatı bundan
etkilenmeyecek ise neden OHAL ilan edilmesine gerek duyuldu?
Biliyorsunuz Fetullahçı çeteyle mücadele, şu anda birinci gündem
maddesi gibi görünüyor.
Ve yine biliyorsunuz ki ortada ilan edilmiş bir OHAL bile yokken,
50 binden fazla devlet memuru açığa alınabildi.
Yargıç ve savcıların dörtte biri şu anda görevden alındı, bazıları
gözaltında. Anayasa Mahkemesi’nin iki üyesi ve yüksek yargıçlar
bile tutuklu.