İSTANBUL'daki LGBTİ yürüyüşüne "canice hislerle" müdahale edip orantısız şekilde göstericilere şiddet uygulayan polisi, İstanbul Valisi şöyle savundu:
"Yürüyüş ile ilgili Valiliğimize müracaat olmadı. Kanunların
verdiği yetki dahilinde orantılılık ilkesine özen gösterildi."
Bu adam nasıl Vali olmuş, bilemiyorum. Türkiye için utanç vesilesi
olmalı, böyle birisinin İstanbul gibi bir dünya metropolünde
valilik yapıyor olması.
Birincisi: 15 gün önce izin için müracaat edilmişti.
İkincisi: AİHM kararlarına göre zaten izin istemek de gerekmiyordu.
Bu, bir demokraside herkesin hakkıdır. İzin gerekmiyor.
Üçüncüsü: Yürüyüş yapmak isteyenler şiddete yönelmemişlerdi.
Dördüncüsü: Müdahale orantılı filan değildi. Polis aşırı şiddet
kullandı. Plastik mermi, biber gazı, TOMA ile müdahale etti. Birçok
insan yaralandı, bir kişinin gözünü kaybetmesi söz konusu. Polis,
bu şekilde müdahale etmenin sonuçlarının ne olabileceğini önceki
deneyimlerinden biliyordu, insanlara zarar vermeyi hedefleyerek
böyle müdahale eti.
Beşincisi: Anayasa Mahkemesi'nin buna benzer bir olayla ilgili
kararı daha on gün önce yayınlandı.
Mahkeme kararında şöyle deniliyor: