DİYARBAKIR'da HDP mitingine bombalı saldırı düzenleyerek dört kişinin ölümüne neden olan IŞİD'li terörist Orhan Gönder'in üzerindeki sır perdesi aralanmaya başladı.
Arkadaşımız İdris Emen'in ısrarlı takibi ile ortaya çıkardığı
gerçekler, bu eylemin ardında çok karmaşık ilişkiler ağının
bulunabileceğini düşündürüyor.
Önce İdris Emen'i bu başarılı gazeteciliği için kutlayayım ve
Hürriyet'te yayımlanan haberlerinden geriye doğru bir tarama
yapalım:
-Bombacı IŞİD'e katılıp, Suriye'de savaştıktan sonra memleketi
Adıyaman'a dönmüş bir kişi.
Polis bu şahsı takip etmediği gibi, Adıyamanlı bazı gençleri
etkilemesini de ailelerin uyarmasına rağmen seyretmiş.
-Orhan Gönder, IŞİD'e katılıp ortadan kaybolmadan hemen önce ailesi
polise durumundan kuşkulandığını bildirmiş. Polis yine seyretmiş,
sorgulayıp salıvermiş.
-Gönder ortadan kaybolunca ailesi Başbakan Ahmet Davutoğlu'na kadar
ulaşmış, IŞİD'e katıldığından şüphelenildiği bildirilmiş, polis ve
MİT izini bulamamış.
-Gönder, devletin güvenlik güçleri Başbakan talimatıyla kendisini
ararken memlekete geri dönmüş, Diyarbakır'a gelmiş, orada
birilerinden bomba temin etmiş ve Diyarbakır'da dört kişinin
ölümüne neden olan eylemi gerçekleştirmiş.