15 Temmuz öncesi Fetullahçıların askeriyeden ziyade poliste
güçlü olduğuna dair yaygın bir kanaat vardı.
Askeri ve istihbarat bürokrasisi aksi yöndeki tüm iddiaları
"şiddetle" yalanladı.
Fetullahçılardan en çok nefret ettiğini söyleyen kendi geleceğinden
endişeli medya da bu algıyı besledi. Hürriyet'ten Ahmet Hakan'a
konuşan, FETÖ'cülerin gadrine uğramış CHP Milletvekili Dursun Çiçek
bakın ne diyordu:
"Özellikle 10 yıl içinde üst rütbelerden ziyade küçük
rütbelerdeler.
Cemaat Emniyet'i ele geçirdi ama silahlı kuvvetleri ele geçirmenin
çok zor olduğunu bildiği için operasyon yapmayı tercih ettiler."
Eski bir albay olan Çiçek, Hakan'ın "Ordudaki Fetullahçıların darbe
yapma gücü sıfır" manşetiyle duyurduğu röportajında, TSK'daki
Fetullahçıların oranının taş çatlasa yüzde 10 olduğunu söylüyordu.
Ona göre birilerinin söylediği gibi TSK'daki Fetullahçıların oranı
yüzde 40 falan olsa Fetullah zaten Balyoz operasyonuna gerek
duymazdı.
Evet, bu röportajdan sadece üç-dört ay sonra, "TSK'nın içine polise
sızdıkları kadar sızamadıkları" söylenen asker üniformalı
Fetullahçılar darbe girişimde bulundu! Gördük ki ordunun komuta
kademesi neredeyse bu alçaklar tarafından gasp edilmiş.
"Orduyu yıpratmayın, emniyeti dağıtın" diyen işaret edilen o
polisse tertemiz olduğu söylenen kışlalardan çıkan cuntacı
bozuntularına karşı bu Cumhuriyeti, bu ülkeyi bu halkı korudu.