Melih Altınok Sabah Gazetesi

Bankalarımız esnafa borcunu ödemeli!

O gece bu yoksul halk sokakta kurşun yerken, bankamatik kuyruklarına dizilenlerin, makarna reyonlarını boşaltanların yalnızca canını, geleceğini değil, malını, mülkünü de korudu. Evet, oyunu "oydan", fikrini "fikirden"...

01 Ağustos 2016 | 670 okunma

O gece bu yoksul halk sokakta kurşun yerken, bankamatik kuyruklarına dizilenlerin, makarna reyonlarını boşaltanların yalnızca canını, geleceğini değil, malını, mülkünü de korudu.
Evet, oyunu "oydan", fikrini "fikirden" saymayanların, kendisini "göbeğini kaşıyan adam" diye küçümseyenlerin...
Tabii ki bu namus ve cesaret dersini hiçbir karşılık beklemeden verdiler. Ama bu, yıllardır vefakâr ve cefakâr halkın sayesinde servet sahibi olanların, Türkiye'nin tadını en çok çıkartanların onlara borçlu olmadığı anlamına gelmiyor.
Peki, nasıl ödeyecekler bu diyeti?
Her kesim için yapacakları pek çok şey var. Kamunun da özel sektörün de.
Örneğin bugünlerde sokakta yürürken, camına bayrak asıp ekmek teknesinin önünde "iş bekleyen" esnafımız gözüme çok çarpıyor.
Konuşurken ben sormasan asla dile getirmiyorlar sıkıntılarını. Ama sorunca da söylüyorlar. "Sıkıştık" diyorlar.
Anlaşılıyor ki, geçen hükümet dönemindeki destek projeleri yaşama geçirilmemiş.
Örneğin kredi başvurusu yapanlardan gayrimenkul gibi teminatlar isteniyormuş.
Esnaf da haklı olarak soruyor. "Evim olsa sıkıştığımda satarım, niye faizle bankadan borç isteyelim ki?" Durum bu. Türkiye istihdamı ve yatırımları artırmak içim faizleri düşürmeden ve büyümeyi kırbaçlayacak borçlanmayı artırmadan 2023 hedeflerini tam olarak gerçekleştiremez.
Bu da yalnızca alt ve orta sınıf için değil , kazancı azalacak kalburüstü kesim için de "zarar" anlamına gelir.
Halkıyla "ilgilenenlere" duyurulur.

***

İÇERİYİ BIRAK DIŞARIYA BAK

Geçen hafta başında, 15 Temmuz Fetullahçı darbe girişimin ardından "içeriden" ziyade yurtdışı kamuoyuna odaklanmak gerektiğini yazdım.
Zira bildiğiniz üzere yılladır yurtdışında yaygın bir lobi ağı kuran Gülen çetesi, "ecnebileri" fena halde etkilemiş, kandırmış durumda.
Bunun için de iş çevrelerinin Türkiye'deki gazetelere değil, yurtdışında yayın yapanlara ilan vermesinin "anlamı olacağını" bir kez daha hatırlatmak istiyorum.
Bu kampanya çağrısına pek çok işadamımızdan geri dönüş oldu. Ama henüz kayda değer bir adım atılmadı.
Haydi!
Şimdiki Türkiye savaşımız, Avrupa ve ABD kamuoyuna 15 Temmuz gerçeklerini anlatmak.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Atatürkçülük sınıfsal bir tercih 23 Kasım 2024 | 318 Okunma Bu işlerde Mahir 22 Kasım 2024 | 826 Okunma 60 günde Trump’ın elini kolunu bağlayacaklar 20 Kasım 2024 | 1.279 Okunma Parsel parsel... 18 Kasım 2024 | 1.339 Okunma Bahçeli’nin Öcalan çıkışıyla balataları sıyırdılar 17 Kasım 2024 | 1.452 Okunma