8Mart
Dünya Kadınlar Günü'nde abartılı cinsiyet güzellemelerine ve erkeklerin kategorik
olarak aşağılanmasına alışığız.
Öyle saçma sapan bir hava oluşuyor
ki, hariçten mesaj verme ihtiyacıyla klişeler
hoyratça kullanılıyor.
Bu özel günü gündemle harmanlayan İBB Başkanı Ekrem
İmamoğlu da bir toplantıda şöyle konuştu:
"Şu anda savaşın iki tarafı olarak, Rusya ve Ukrayna'yı temsilen
bir masa kuruldu. Fotoğrafını görmüşsünüzdür. O masada hiç
kadın yok. Oradan barış zor çıkar gerçekten. Toplumları
bazen çatışmaya sürükleyen noktada da kadınların eksikliği
vardır."
Ne yapsak acaba?
Yarın Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Rusya
ve Ukrayna dışişleri bakanlarıyla Antalya'da çok önemli
bir zirve yapacak.
Ve lanet olsun, yine masada kadın olmayacak
gibi görünüyor!
Acaba diyorum, eşbaşkanlık gibi radikal
mekanizmalarla kadının en yoğun temsil edildiği parti
olan HDP'nin her biri barış ve hoşgörü tanrıçası kadın
vekilleri de gözlemci olarak mı bulunsalar...
Silah külahtan anlıyorlar. Kır düğünü deneyimleri de var... İki
ülkeyi çatışmaya sürükleyen noktalarda kadın
eksikliğini giderseler...
Yok mu HDP'nin Meclis Dışişleri Komisyonu'nda eş üyeleri?
Ya da dün grup konuşmasında, "Bu ülkenin
kadınının ayağının altını öpmelisiniz kereste
adamlar!" diye bağıran Meral Akşener...
Bu nefret yüklü fanteziler neyin nesidir
bilmiyorum ama oldu olacak Rusya Dışişleri Sözcüsü
demir leydi Zaharova'yı da alalım masaya... Hatta Rus
resmi kanalı Sputnik'in, Kars'ı ve Ağrı Dağı'nı alma
hayalleri kuran yayın yönetmeni şahinler şahini
Margarita Hanım'ı da...
Böyle bir ortamda 3. Dünya Savaşı başlamazsa şükrederiz diye
düşünüyorum.