Aslında ne kadar Kemalist olduğunu anlatmak için video bile çeken, her gün mesaj yayınlayan Abdullah Gül, adaylık tartışmasından kopmuyor.
Dün de CHP'li bir milletvekiliyle adaylık konusunda görüştüğüne dair iddiaları yalanladı...
Tam da yakın arkadaşı Fehmi Koru'nun, "Erdoğan karşısında muhalefetin tek şansı Gül. Ama ikna edilmesi zor, çantada keklik değil yani" yazısı konuşulurken.
Elbette 6'lı masanın ortak adayı için bastıran sadece Gül ve Saadet Partisi gibi destekçileri değil...
Ortak aday tartışmalarını ıslık çalarak izleyen Meral Akşener ve İyi Parti de birkaç gündür HDP'ye bakanlık tartışması üzerinden Kılıçdaroğlu'na yükleniyor.
Zira dün, cumhurbaşkanı adayı olup olmayacağı sorusu üzerine, "Uzlaşılırsa elbette neden hazır olmayayım? Devletin nasıl yönetilmesi gerektiği belli" diyen Kemal Bey'in en net ve etkili destekçisi HDP.
Tabii bir yandan da Kılıçdaroğlu'nun aday olması halinde kesin kaybedeceğini düşünen parti içi muhalefet, nam-ı diğer "terlikçiler" var...
Bence Kemal Bey, İskender gibi bu düğümü kesip atmalı.
Daha fazla vakit kaybetmeden cesaretini toplayıp "Adayım arkadaş" demeli...
Ak koyun kara koyun belli olmalı...
Muhalefet de adayı ilk günden belli Cumhur İttifakı gibi safları sıklaştırmaya başlamalı.
Baksanıza "İngiliz" bile artık Gül'ü değil sizi işaret ediyor Kemal Bey!
BBC, Kılıçdaroğlu'nun "Uygun görürlerse adaylığa hazırım" açıklaması üzerinden CHP ve ortaklarına "Ne yapacaksanız acele edin, vakit doldu" mesajı veriyor...
Hem ne demiş eskiler?
"Asılacaksan İngiliz ipiyle asıl."
Şimdi ip, asılmak falan dedim diye troller hoplarlar... Basın savcıları da yanlış anlamasın.
Kendisini eleştirdi diye A Haber'i ve ATV'yi "Ben senin boynuna ne takacağımı çok iyi biliyorum" diyerek tehdit eden Kemal Bey gibi bir kastım yok tabii ki.
Mecazen söylüyorum...