CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce iktidara gelirse
doların ateşini düşürmek için ne yapacağını dün televizyonda
açıkladı.
Duymayanlar için bir kez daha söyleyeyim:
"Hiçbir şey!"
Çünkü Muharrem Bey'e göre "kendiliğinden düşecekmiş" dolar.
Adam haklı, dolar da boşalır da demeyin. Ve gülmeyin lütfen,
gülünecek bir şey söylemiyor İnce!
Ne yazık ki, toplumun bir kesiminin çoktan ikna edildiği ancak
dillendirmeye utanılan bir "çözüm"ü açık ediyor müstakbel
adayımız.
Vaatleri de bu yüzden mümkün olduğunca "hiçbir şey" yapmamak. Dışarıda sağı solu kızdırmamak, gücendirmemek... Batıdan önüne atılanla yetinmek, kafayı kaldırmamak...
Ondan sonra böyle bir Türkiye'yi nasıl olsa kimse umursamayacağı için dış operasyonlar da kesilecek.
Kısacası "Yurtta sulh" olacak.
Bu kez kampanyanın "tamam," "bitti," "sıkıldık" türünden bir düzlemde yürütülmesinin nedeni de söz konusu kolektif çaresizliliğe oynanması.
"Adaylığın cicim günleri" henüz bitmedi. Travmanın şiddeti her tür hayali olası hissettiriyor.
Ancak sandık başına giden seçmenin her seçimde olduğu gibi "ayılmasına" kimse engel olamayacak. *** Zira yıllarca süren mehteran adımlarının ardından durmanın gerilemek olduğunu bir kez hissetti bu halk.
Gençlerin bir kısmı dışında, geçmişi, evet, evet bildiğimiz geçmişi adeta "Asrı saadet" dönemini tarif edenlere gülüp geçiyor insanlar.
Ve hepsinden önemlisi, ülkenin kaderini belirlerken, "iç sıkıntısından" daha önemli motivasyonlarla hareket etmemiz gerektiğini, "işin" ciddi olduğunu anlayan çoğunluk hâlâ "çoğunluk."