Rusya'dan Akkuyu Nükleer Santrali için 15 milyar
dolar geleceği konuşuluyor ya, CHP'li Erdoğan
Toprak'ı almış bir panik...
5 Ağustos'ta Soçi'de gerçekleşecek Erdoğan-Putin görüşmesi
öncesinde 5 milyar Mersin Akkuyu Nükleer
Güç Santralı inşaatının hesabını yatırılınca bile dolar
düşme eğilimine girmiş. Para hazineye yatmıyormuş ama yine
piyasalarda psikolojik rahatlama yaratabilirmiş. 10
milyar da gelince dolar daha da düşebilirmiş... Aman
dikkatmiş!
Ayrıca Cumhurbaşkanı ne yapıyormuş, nasıl yapıyormuş
da zirvelerde Putin'i ikna edebiliyormuş?
Yoksa "taviz" mi veriyormuş?
Evet, Rusya- Ukrayna savaşında dünya iki kutba
ayrılmışken Türkiye'nin uluslarası arenada altın
değerinde bir pozisyon elde ettiğini
kabullenemiyorlar...
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, oluşan küresel otorite boşluğunda
elindeki kozlarını ustaca değerlendirerek Türkiye'nin kazanımlarını
maksimize ettiğinin farkındalar.
Baksanıza Fransa parlamentosunda, Erdoğan'ın Ukrayna savaşı ile
NATO'da merkez rolünü oynama stütüsünden
faydalanarak Suriye'nin kuzeyinde nüfuz alanını
genişletmek için Atlantik İttifakı'nın onayını elde
etmeye çalıştığı tartışılıyor... Avrupa'nın çıkarları için
"Yükselen Türkiye durdurulmalı" sloganları atılıyor...
Eski Pentagon Müsteşarı Dov S Zakheim'in The Hill gazetesindeki
"Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Galibiyeti" başlıklı
bir yazısında olduğu gibi, Erdoğan'ı son dönemdeki performansından
ötürü Nobel Barış Ödülü verilmesini teklif edenler
de var.
Erdoğan'ı en başarılı olduğu yerden, doğrudan başında
olduğu dış politikadan vurmaya kalkan Toprak da ne
yapsın..? Taşra siyasetçi gibi altını
dolduramadığı imalarla kılçık atıyor işte.
Ama kaş yapayım derken muhalefetin gözünü çıkartıyor...
Sağduyulu seçmene hatta partililerine bile "Bu akıl
mı Türkiye'yi, dış politikayı yönetecek, aman!"
dedirtiyor.
Bu arada, korkmayın Erdoğan Bey. İzaha
muhtaç telaşınızı bu kadar belli etmeyin...
Belli mi olur, belki dolar önümüzdeki günlerde düşmez falan...