Konda, 7 Haziran seçimlerine dair kapsamlı bir analiz yayınladı.
Analize göre HDP'deki büyük oy artışının nedeni Ak Parti'den gelen
Kürt oyları ve sandığa ilk kez giden seçmeni etkilemesi. Bu tespit
aynı zamanda Ak Parti'deki erimenin de nedeni.
Rapordan ayrıca, merkez medyadaki büyük Demirtaş desteğinin CHP'li
seçmenin ve beyaz Türklerin HDP'ye yönelmesini sağlamadığı da
görülüyor. Zira Konda'ya göre HDP seçmeninin etnik dağılımında
%84'ü Kürtler oluştururken, Türklerin oranı sadece yüzde 9.
Her ne kadar 13 yıllık iktidar yorgunluğunun ardından seçimlerden
birinci parti çıkmış olsa da Ak Parti'deki küçümsenemeyecek oy
kaybının nedenleri üzerine kafa yormalı. Aslında bu sadece iktidar
partisini ilgilendiren bir konu değil. Yeni dönem Türkiye
siyasetini şekillendirecek parametrelerin net görülmesi açısından
tüm partilerin dikkatle eğilmesi gereken bir konu.
Başlayalım. Hükümet formüllerinin kaderini belirleyen Kürt
seçmenin Ak Parti'den HDP'ye kayışının nedenleri ne
olabilir? Bu konuda Uludere'deki duygusal kopuşun, Kobani'nin
ve 7-8 Ekim olayları sonrası Ak Parti'nin PKK'ya yönelik sert
çıkışlarının etkili olduğu yorumları yapılıyor.
Doğrudur, Cemaat'in, merkez ve Kürt medyasının ajitasyonuyla bu
etkenlerin bölgede "daha geniş" bir kesimi etkilediği söylenebilir.
Ancak bu saydıklarımızın, Kürt seçmeni henüz 1 yıl önce yerel
seçimlerden başarıyla çıkmış, sandığa 5-6 gün kala Hakkâri'de
havalimanı açmış ve hâlâ Çözüm'ün arkasındaki en büyük irade olan
Ak Parti'den bu denli radikal ve kitlesel şekilde koparttığını
söylemek mantıklı görünmüyor.