Melih Altınok Sabah Gazetesi

Önümüzdeki maçlara bakacak teknik direktörler aranıyor, maaş dolgundur

Referandum sandıkları sayılırken tüm Türkiye'de ahmak ıslatmaya başlayan hava bile sıkıldı. Dün İstanbul'da yağmur yerini doluya bıraktı. Medya ise referandumun üzerinden 4 koca gün...

21 Nisan 2017 | 601 okunma

Referandum sandıkları sayılırken tüm Türkiye'de ahmak ıslatmaya başlayan hava bile sıkıldı. Dün İstanbul'da yağmur yerini doluya bıraktı.
Medya ise referandumun üzerinden 4 koca gün geçtiği halde bıraktığımız yerde sırılsıklam geziniyor.
CHP yandaşı basın sandıktan çıkanı hazmetmekte zorlananları hiçbir somut deliledayanmayan iddialarla ıslatma derdinde.
Diğerleriyse hâlâ anlamıyorlar ama onlar da "beraber ıslanıyorlar yağan yağmurda."
Referandumda Evet'in Hayır'a attığı krallar gibi 3 puanlık golün farkında bile değiller. Hâlâ yüzde ellinin üzerindeki 1.4'ü izah etmekle meşguller.
Devlet Bey bile çıkıp da "48.6'yı çıkart 51.4'ten kaldı mı sana 2.8'den 3" hesabı yapmadı.
Oysa sonuçların açıklandığı pazar gecesinden beri ısrarla söylediğim gibi, golü atanınkazandığı maç çoktan bitti. Türkiye kazandı.
Artık hem 3 puanı kazananlar hem de kaybedenler için önümüzdeki maçlara bakma vakti.
Ve biliyorsunuz fikstürde duyurulan maçlardan en babaları 2019'da.
Biri yerel seçim diğeri de Başkanlık.
İlkinde çok sıkıntı yok. Belediye seçimlerinde seçmenin refleksi yereldir ve normal seyrinde gelişir. Herkes üç beş bir şeyler alır.
Ancak içeriden, dışarıdan, havadan, sudan nem kapan Başkanlık seçimi maçı önemli.
Evet takımının maça hangi teknik direktörle gireceği tartışma konusu değil.
Öyle ya, 15 yılda her maçta takımına üç puan aldıran Erdoğan ellerinin altında.
Üstelik 16 Nisan'daki maçta olduğu gibi o, karşı taraf 11 kişiyken ve takımı 6-7 kişikalmışken bile maçı tek golle kazanan bir hoca.
Hayır takımınınsa bildiğiniz üzere hocası belli değil. Bu yüzden de hocası olduğunu söyleyen çok.
Ne var ki bu "hocanız benim" diyen isimlerin hali pek iç açıcı değil. Düşünsenize, sonuçta hepsi 16 Nisan'daki yenilgiyi sahiplenmeye çalışan isimler.
Kılıçdaroğlu "Yüzde 48 benim" diye çırpınıyor. Yani "3 puan farkı ben, tek başıma yedim" diyor Erdoğan'dan...

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Atatürkçülük sınıfsal bir tercih 23 Kasım 2024 | 119 Okunma Bu işlerde Mahir 22 Kasım 2024 | 823 Okunma 60 günde Trump’ın elini kolunu bağlayacaklar 20 Kasım 2024 | 1.279 Okunma Parsel parsel... 18 Kasım 2024 | 1.339 Okunma Bahçeli’nin Öcalan çıkışıyla balataları sıyırdılar 17 Kasım 2024 | 1.452 Okunma