İhracat rekor kırıyor, faizler yüzde dörtlerde, enflasyon da
yüzde altılarda geziniyordu. Bunun yanı sıra PKK'ya silah
bıraktırmayı amaçlayan Çözüm Süreci gibi sivil siyaseti öncüleyen
toplumsal barış projeleri tartışılıyordu...
Belki de bu yüzden olsa gerek, o tarihte 11 yılını dolduran
seçilmiş iktidarın sandık dışı yollarla gönderilmesi alternatifi
yine raftan indirilmişti.
27 Mayıs'tan, 12 Mart'tan, 12 Eylül'den, 27 Nisan'dan bildiğiniz
darbe mekaniğinden bahsediyorum. Siyaseti kilitledikten ordunun
durumdan vazife çıkartması için kitleleri sokakta karşı karşıya
getirmeye dayanan o bilindik işleyiş...
İşte Gezi'de, bireysel ya da örgütlü, "ilk üç gün" ya da sonuna
dek, daha önce defalarca denenmiş bu darbe mekaniğinde rol alacak
potansiyel bir kitlenin olgunlaştığını fark edenlerin biti
kanlanmıştı.