Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e yönelik kötü
söz ve hakaret ne yazık ki hâlâ Türkiye’nin
gündemindedir.
Bu saldırılar aslında kime karşıdır, kimi hedef alıyor?
Hedefte olan sadece Atatürk müdür?
Demokrat Parti 1951 yılında Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun’u çıkarırken “Kişi için özel kanun çıkartılamaz” denmiş, bunun üzerine ünlü Alman hukukçu Ernst Hirsch’ten görüş alınmış. Alman hukukçu demiş ki:
“Atatürk adında bir şahıs, hukukî anlamda, artık mevcut değildir. Dolayısıyla, ona yasa yoluyla da bir imtiyaz sağlanması söz konusu olamaz. Söz konusu tasarıda ceza hukuk normlarıyla korunması öngörülen hukukî varlık bir şahıs olarak Atatürk değildir. Burada korunmak istenen Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusuna karşı Türk milletinde genel olarak yaygın bulunan hayranlık ve saygı duygusudur. İşte, ceza tehdidi altına konulmak istenen davranışlar, halkın içinde yaşamayı sürdüren bu saygı duygusunu, yani merhumun anısını zedelemeye müsait davranışlardır.”