Bekir Coşkun’la dostluğumuz 40 yılı buluyor... Günaydın
gazetesinde 80’lere doğru o Ankara temsilcisi idi
bendeniz İstanbul’da iç haberler şefi...
Her sabah telefonlaşır gündemi konuşurduk... Sonra talih
bizi ayrı gazetelere savurdu... Bekir, özgün bir yazar oldu.
Bana göre Türkiye’nin en iyi yazarı... Konuları onun kadar kısa ve
öz anlatan başka bir kalem zor bulursunuz. Öfkesini mizah ile sarıp
sarmalar. Siyasete çok doğru teşhisler koyduğu gibi çevre, doğa,
yurt, insan ile ilgili en duyarlı yazıları yazar...
Sevgili Bekir’le yollarımız bir kez daha geçenlerde bu defa
biraz da talihsiz biçimde kesişti... İkimiz de aynı aylarda aynı
hastaneye düştük. İkimizin de akciğeri arızalanmıştı. İkimizi de
Amerikan Hastanesi’nde usta cerrah Prof. Şükrü
Dilege ameliyat etti. Ameliyat sonrası tedavileri aynı
hastanede Prof. Nil Molinas Mandel üstlendi. Nil
Hanım da harika bir hekim... Çok sayıda hastası var ama her
birini olağanüstü dikkatle izliyor. Her birinin durumunu adeta
ezbere biliyor. Hastaya güven veriyor. Dr. Emin
Avşar, Dr. Metin Kanıtezgibi yardımcıları da özverili,
sabırlı, titiz hekimler... Medikal Onkoloji, hastanenin en mükemmel
servislerinden. Hemşireler... Hele hemşireler... Her biri
pırlanta... Benim tedavim sona erdi. Bekir’in tedavisi de
yakında bitiyor. Kimi uydurma haberlere bakmayın. Çakı gibiyiz
ikimiz de... Sizlerin sevgisi, hekimlerin desteğiyle, birlikte
olmanın mutluluğu içindeyiz...
Kıyma makinesi...
Gazetemizde bir haber: “Kurban Bayramı öncesinde derin dondurucu ve kıyma makinesi satışları arttı. Geçen yılın aynı dönemine oranla derin dondurucu satışı 3, kıyma makinesi satışı ise 2 katına çıktı...”
Dr . Ali Rıza Üçer bu habere bakarak diyor ki:
“Kurban bayramı yoksullarla dayanışma olmaktan çıkmış, kurban edilen hayvanın etinin kesen/kestirenler tarafından ya hiç paylaşmadan ya da çok az paylaşarak tüketilmesine dönüştürülmüş durumda. Bu boyutuyla kurban kavramını yeniden düşünmek ve sorgulamak gerekiyor...”
ÜMİT
Meral Akşener’in kuracağı partinin önde gelen isimlerinden Prof. Ümit Özdağ’ın dün Sözcü’nün manşetine taşınan sözleri şöyleydi:
“İktidar olunca Saray’ı üniversite yapacağız, uçak filosunu satacağız”
Ümit Özdağ’ın ortaya koyduğu hedefler tartışma konumuz değil.
Önemli olan bir parti yetkilisinin:
“Biz iktidar olunca” diye söze başlaması...
İktidar olmaya niyetli parti böyle konuşur.