Yargıtay Onursal Başsavcısı Vural Savaş’la sohbet ediyoruz...
Söz “Türkiye nasıl düzelir” sorusunda düğümleniyor.
Vural Savaş bir anısını aktarıyor...
- Genç bir hâkim olarak ilk tayin yerim doğuda Aralık ilçesiydi. Orada kaymakamın bir şoförü vardı. Bu adam sık sık neyle övünürdü biliyor musunuz?
- Neyle?
- Benim bozduğum arabayı kimse tamir edemez, diye övünürdü...
Gülüşüyoruz... Vural Bey:
- Bugün de durum aynı, diyor, ülkede her şey o kadar bozuldu ki kim nasıl düzeltecek bilemiyorum...
Ardından örnek veriyor:
- Diyelim iktidar değişti beni Adalet Bakanı yaptılar... Bugünkü iktidarın örgütlediği hukuk kadrolarına söz geçirmek, yargıyı düzeltmek kolay kolay mümkün olur mu?
Tarih okuyalım!
Çok partili sistemde varlık gösteremeyenlerin sık sık tek parti dönemine atıf yaptığını biliyoruz.
Geçenlerde Davutoğlu, “Tek parti ideolojisi”ni eleştirdi.
Kemal Kılıçdaroğlu ise katıldığı bir yemekte partisinin mazisini eleştirdi:
“Türkiye 1930’lu yılların tek parti döneminden daha kötü” deyiverdi.
Cumhuriyet’in tek parti dönemi bugünkü AKP iktidarı ile kıyaslanabilir mi?
Bakınız dünyada siyaset bilimi denince ilk akla gelen isimlerden Profesör Maurice Duverger Siyasi Partiler adlı kitabında