Gazeteci büyüğümüz, ağabeyimiz, dostumuz Çetin Altan’ı
kaybettik.
Ülkemizin hem basın hem sol siyaset tarihine adını yazdırmıştır
Çetin Ağabey...
Sansürsüz düşünür, cesur davranır, aklına geleni dilinden
esirgemez, hep önden giderdi...
28 Nisan 1960’da Turan Emeksiz’in öldürülmesi üzerine sütununu boş
bıraktığı “Bugün canım yazı yazmak istemiyor” dediği gün hâlâ
belleklerdedir. Bir gün de Akşam’da “Solcu olmayan insan değildir”
başlıklı yazı yazmış, büyük yankılar yaratmıştı. Çetin Ağabey
80’lere kadar solun ve sosyalizmin popüler ismi olma özelliğini
sürdürdü... Gönül adamıydı da... Güneş gazetesinde birlikte
çalışırken zaman zaman kafasını kapıdan uzatır:
- Yahu Melih çok güzel şeyler yazıyorsun, diye bizi
yüreklendirirdi...
Aramız 80’lerde Turgut Özal’la bir gezide ayağa kalkarak “En büyük
liberal sizsiniz” diye övmesiyle limoni renk almıştı. Ama
dostluğumuz sürdü...
Çetin Ağabey, kalem ustalığının yanında bir yaşam filozofuydu
da...
Toplumun aynaya bakmasına, kendini tanımasına büyük katkı
yapmıştır.
Cumhuriyet’e yazdığı son yazıda: “Hayal ettiğim ülke bu değildi,
artık anlaşılıyor ki ülkeme demokrasinin geldiğini göremeden
ayrılacağım bu dünyadan” diye söze başladı.. “Enseyi karartmayalım”
diye sözü bitirdi.
Bu yıl Bedri Koraman’ı kaybettik. Hasan Pulur ağır hasta...
Hava kurşuni... Milliyet’te hüzün var.