Kentlerimizde davul sesi pek duyulmaz oldu. Ancak bazı semtlerde ramazan davulu hâlâ çalınıyor olmalı ki şikâyetler yükseldi, valilerden davulu yasaklamaları istendi.Aslında İskoçların gaydası, İspanyolların kastanyeti gibi davul da bizim milli çalgımız sayılır. Çalgının da ötesinde, mesajları, tarihimize uzanan anlamları vardır.Eski zamanlarda davul yalnız sahur vaktini değil iftar vaktini de haber verirdi. Bayram sabahlarında da davulla uyanırdık.Köy düğünleri, pehlivan güreşleri, at yarışları, yolcu karşılamaları, asker uğurlamaları, zafer kutlamaları davul eşliğinde yapılırdı.İftar vakitlerinde davulcular bazen askere çağırılan tertipleri de ilan ederler, analar babalar oğullarının askere gideceğini önce davulculardan öğrenir, hüzünlenirlermiş.Ormanlarda çocuk, büyük biri kaybolduğunda aramaya davulla çıkılır, kaybolan kişi davulun sesine doğru gelir, böylece onu arayanlara kavuşurmuş.Refik Halid Karay, 1948 yılındaki bir yazısında davulun kentlerde unutulmaya yüz tutmasını üzüntüyle kaydediyor ve şöyle diyor: