Melih Aşık Milliyet Gazetesi

Gong çalıyor!

CHP kurultayı bugün başlıyor. Yüce kavramlar her kurultay öncesi gibi yine havada uçuşuyor: “Demokrasi, değişim, gelişim, katılım, yenilenme, geleceği inşa etmek, uzlaşı, umut, iktidar...

16 Ocak 2016 | 1.301 okunma

CHP kurultayı bugün başlıyor. Yüce kavramlar her kurultay öncesi gibi yine havada uçuşuyor:

“Demokrasi, değişim, gelişim, katılım, yenilenme, geleceği inşa etmek, uzlaşı, umut, iktidar yürüyüşü vs”

Bazıları Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu kurultay sonrası büyük yenilikler yapmasını bekliyor. Bizim ise aklımıza İsmet İnönü’nün, Cevdet Sunay için söyledikleri geliyor:

- Bundan sonra ne mi yapacak, bugüne kadar ne yaptıysa onu...

CHP’nin geldiği yer tesadüf ya da cehalet eseri değildir. Bu noktaya bir yol haritası izlenerek gelindi. Cumhuriyet ilkelerine, laikliğe, ulusal değerlere, bilimsel aydınlığa saygılı bir parti yerine AKP iktidarına ayak uyduracak şekilsiz bir parti oluşturuldu. Farklı kesimlere açılma bahanesiyle partinin özü boşaltıldı. Hayatında CHP’ye oy vermemiş kişiler partinin dümenine geçirildi. Parti başkalaştırıldı.

Bakmayın ara sıra edilen keskin laflara. CHP bugün AKP’nin mütemmim cüzü yani tamamlayıcı parçasıdır. Partinin oyu yüzde 25’e çakılmıştır. Bu oranın üzerine çıkılması umudu olmadığı gibi o yönde bir çaba da yoktur. Her seçimde 130 kişiyi milletvekili yapıp onlara emeklilik hakkı sağlamanın dışında bir amaç görünmemektedir.

Amaç iktidarı zorlamak değil, onun ömrünü uzatmaktır.

Bugün AKP’ye alternatif bir partinin bulunamaması, Türkiye’nin AKP’ye mahkum edilmesi, tesadüf değil üst aklın bilinçli planıdır. Kurultay hayırlı olsun!

Ne barış ama!

Birçok sivil toplum kuruluşu:

“Barış isteyen akademisyenlere yönelik devlet tehdidini kınıyoruz” yollu açıklama yapıyor...

Önce cümlenin ilk bölümüne değinelim... Ne barış istemesi.. 1128 akademisyen resmen devletinPKK’ya teslim olmasını istiyor...

Bildirideki şu sözler başka nasıl açıklanabilir:

Hükümetin Kürt siyasi iradesinin taleplerini içeren bir yol haritasını oluşturmasını talep ediyoruz”.

Neden PKK ne derse onu yapın, denmiyor...

Neden gerçek niyet “barış” kavramının ardına gizleniyor? Biz tek onu merak ettik!

                          ***

Devlete gelince... Uygulamalar bu bildirinin içeriğinden çok daha vahim.

Dün sabah internete İzmit’te gözaltına alınmak üzere evleri basılan öğretim üyelerinin fotoğrafları düştü. Kapıya dayanan polislerin sırtında TEM yani Terörle Mücadele ibaresi okunuyordu. Bildiriye ilk gün karşı çıkan TÜMÖD’ün dünkü ikinci bildirisinde şu satırlar okunuyordu:

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
DERTLERE ÇARE 21 Kasım 2024 | 216 Okunma Acemoğlu ve Atatürk 19 Kasım 2024 | 599 Okunma ÇANKIRI OPERASI 16 Kasım 2024 | 148 Okunma BALLI VURGUN 14 Kasım 2024 | 301 Okunma ŞAHSİ HESAP 12 Kasım 2024 | 275 Okunma