İngiliz Economist dergisinin, başyazısında, Erdoğan’ın seçimde
uğradığı yenilgiyi anlatırken Abdullah Gül’ü parlatması dikkati
çekti. Dergi dedi ki:
“Muhalefetin etkisizliği nedeniyle Türkiye’de bir süre daha değişim
muhtemelen AK Parti’nin içinden gelecek gibi görünüyor. AK
Parti’nin önde gelen birçok ismi, ki bunların arasında
Cumhurbaşkanı’nın selefi Abdullah Gül de var, Sayın Erdoğan’ın
kutuplaştırıcı tarzını ve otoriter çizgisini sevmediklerini net bir
şekilde söylüyor. Aslında AK Parti’nin kurucularından biri ve eski
bir başbakan olarak Sayın Gül, Sayın Erdoğan’ın karşısında duracak
itibara sahiptir ve yeniden mükemmel bir başbakan adayı
olabilir.”
İç siyasetteki dalgalanmalara bakarken Batı’nın yaratmaya çalıştığı
dalgaları da gözden kaçırmamak gerekiyor...
Âli menfaat!
Her seçim kampanyası gibi.. Bu kampanyada da siyasiler birbirlerine
ağır sözler söylediler. Şimdi ise koalisyon görüşmelerine
hazırlanıyorlar. Yakında karşılıklı görüşürken birbirinin yüzüne
bakacaklar... Tuhaf bir durum mu?
90’lı yıllar... Necmettin Erbakan’ın DYP ile koalisyon kurması
gündeme gelince bazı yakınları kendisine;
- Hocam, derler, bu DYP’liler daha düne kadar size etmedik
hakaretler bırakmadı. Şimdi bunları nasıl unutup da onlarla
koalisyon yapacaksınız?
Erbakan’ın soruya yanıtı şu olur.
“Devletin ve milletin âli menfaatleri mevzubahis olduğunda bir
miktar unutkanlık iyidir!”