Kemal Kılıçdaroğlu büyük bir iş başardı... Neresinden baksanız büyük... 25 günde 450 kilometre yürümek bir yana... Adalet sloganı altına yüz binleri topladı... Tehditlere kulak asmadı... Her türlü saldırıya alkışla karşılık verdi. Her türlü demokratik gelişmeye, elinin altındaki polis, mahkemeler ve medya ile engel olan iktidara bir çift spor ayakkabı ile meydan okudu. Bu 25 günde tek kusuru yoktu...
Yürüyüş CHP çevrelerinde umut patlaması yaratmıştır.
Onlara göre Kılıçdaroğlu’nun iktidar yürüyüşü başlamıştır. Hatta CHP ilk seçimde iktidardır..vs...
Evet, Kemal Bey’in zaferi zaferdir ama diğer konuları konuşmak için de vakit erkendir...
CHP öncelikle bir iktidar programı yapmalı, iktidara geldiği takdirde neyi nasıl daha farklı yapacağını halka anlatmalıdır.
Bir iktidar kadrosunun hazırlığını yapmalıdır...
CHP Kürt meselesine nasıl çözümler düşünüyor, eğitimde hangi model üzerinde duruyor, üretimi nasıl arttıracak, vergi politikası ne olacak? Bilinmiyor...
CHP maalesef bugüne dek ne ideolojik bir çizgi ortaya koydu, ne de hayati konularda nasıl bir politika izleyeceğini halka anlatabildi.
Eğitim ve askeri yapılanmadaki hızlı dincileştirmeye karşı Kemal Bey’den itiraz duymadık. Aynı şekilde Kıbrıs meselesinde ağzını açıp tek kelime ettiğine tanık olmadık. İktidara yürüyen bir parti öncelikle ana konularda net fikirler, politikalar geliştirmek zorundadır.
Eğitim yürüyüşü!