Referanduma sunulacak anayasa teklifinin nasıl acele ve özensiz
hazırlandığına bir örneği de gazeteci Gürkan Hacır veriyor.
Anayasa malum; cumhurbaşkanı olmak için iki şart koşuyor...
Yüksekokul mezunu olması ve 40 yaşını geçmiş bulunması...
Yeni anayasada önemli bir de cumhurbaşkanı yardımcılığı
öngörülüyor. Şu:
“Cumhurbaşkanının hastalık ve yurt dışına çıkma gibi sebeplerle
geçici olarak görevinden ayrılması hallerinde, cumhurbaşkanı
yardımcısı cumhurbaşkanına vekâlet eder ve cumhurbaşkanına ait
yetkileri kullanır...”
Cumhurbaşkanı yardımcısı olmak için ön koşul mu?
Milletvekili seçilme yeterliğine sahip olması... Yani 18 yaşını
doldurmuş ve ilkokul mezunu olması yeterli...
Cumhurbaşkanı 40 yaş üstü ve yüksek okul mezunu olacak...
Aynı yetkileri kullanarak ona vekâlet edecek yardımcısının 18
yaşında ilkokul mezunu olması yeterli. Üstelik halk tarafından
seçilmemiş biri bu... Nasıl mantık bu?
? ? ?
CHP ve hayır diyen herkes FETÖ, PKK ve IŞİD ile aynı cephede
gösteriliyor.
Biz HDP’li Altan Tan, Leyla Zana gibi isimlerin “Evet” makamında
konuştuklarını görüyoruz da terör örgütleri adına söz söyleme
konumunda olan herhangi bir kişinin “Hayır” dediğini duymadık...
Serpil Çevikcan arkadaşımızın dünkü yazısında şu satırlara
dikkat:
“Ak Parti, sadece, ‘evet’ tarafında olduğunu açıklayan partilerden
değil hemen her partiden anayasa değişikliğine destek geleceğine
inanıyor.
Son seçimde yüzde 10.5 oranında oy alan HDP’den yüzde 4’lük bir
‘evet’ bloğunun çıkabileceği hesaplanıyor...”
Ne diyor devlet büyükleri:
“Bu ülkeyi bölmek, parçalamak isteyenler hayır diyor.”
Oysa aksine... Onların bir bölümü “evet” diyor. Ortada hayır diyen
yok!
EYY HOLLANDA, diye başlayan ateşli konuşmaların sonunda bu
ülkeye nasıl bedel ödetileceğini merak ediyorduk. Öğrendik,
rahatladık...
Gurbetçilerimize “3 yerine 5 çocuk” yapmaları talimatı verildi!