Türkiye’yi sarsan her kanlı olaydan sonra istihbarat birimlerinin uyuduğu konuşuluyor... Hemen ardından gazetelerde şu haber göze carpıyor:
- MİT önceden uyarmıştı...
MİT kimi uyarmış... Ne zaman ve nasıl uyarmış.. Uyarmış da ne demiş... Siz hiç MİT uyardığı halde önlem almadığı için bir yetkilinin soruşturulduğunu duydunuz mu? Yeşilköy saldırısından sonra aynı haber yayıldı...
CNN Türk canlı yayınında konuşan Ankara Temsilcisi Hande Fırat, “İstanbul’la ilgili olarak da haziran ayının başında, yaklaşık 20 gün önce istihbarat birimleri devletin tepesine ve tüm kurumlarına uyarı yazısı gönderdi. Bu uyarı yazısında yer isimleriyle bu uyarı yer aldı” dedi. Atatürk Havalimanı da uyarılan yerler arasındaymış..
Nasıl bir uyarı olabilir bu... Herhalde şöyle bir şey:
- Dikkatli olun, IŞİD veya PKK orada terör saldırısı düzenleyebilir...
Peki böyle bir uyarının anlamı var mı? Atatürk Havalimanı zaten terörün ilk muhtemel hedefi değil midir? Zaten günü birlik yüksek derecede korunması gerekmez mi?
Sözcü’de haber vardı... Atatürk Havalimanı’na saldıran üç canlı bomba üç ay boyunca Fatih Sofular Caddesi’nde bir evde kalıyor. Üst kattaki vatandaş fazla gürültü olduğundan şikâyette bulunuyor. Kimse oralı olmuyor. Bir konut kiralayan herkes eskiden muhtara bildirimde bulunurdu. Bu âdet kalktı mı?
Netice... Kendi kendimizi uyutmakla meşgulüz...