Altı partinin imzaladığı “Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme Dönüş” mutabakatında şu bölüm dikkat çekici:“... ülkemizde hiçbir zaman gerçek anlamda çoğulcu demokrasiye geçiş mümkün olmamıştır. 1921 Anayasası’nın nispeten kapsayıcılığının peşinden kurulan Türkiye Cumhuriyeti devleti, sonraki anayasalarında daha dar kalıplara girmiştir.”Metinde 1961 ve 1982 anayasaları darbe anayasası denilerek sert şekilde eleştiriliyor.Ancak metinde nedense Cumhuriyet’in kuruluş anayasası olan 1924 Anayasası’ndan söz edilmiyor. Böylece o da Cumhuriyet’i dar kalıplara sokan metinlerden biri oluyor!Aslında 1921 Anayasası bir anayasa bile sayılmaz. 23 maddeden oluşan bir temel kanun niteliğindedir. Adı da zaten “Teşkilat-ı Esasiye Kanunu”, malum.1921 Anayasası kuvvetler ayrılığına yer vermez. Meclis hükümetini ve kuvvetler birliğini öngörür. Yasama, yürütme, yargı gücü Meclis’e bağlıdır. Başbakan ve Devlet Başkanı yoktur. Bakanları Meclis tayin eder. Bakanların başı Meclis Başkanı’dır.Metinde temel hak ve özgürlükler yoktur.