Siz, kendi yurttaşlarınızı sorgusuz sualsiz... Yasalarla alay ederek, hukuku katlederek gözaltına alabilir, günlerce sorguladıktan sonra tutuklayabilirsiniz. Bununla yetinmeyebilir, yargılama henüz sonuçlanmamışken yandaş basına sızdırdığınız yalan - yanlış haberlerle kamuoyunda peşinen mahkûm etmeye çalışabilirsiniz.
Bütün bunlar, o kişi kendi vatandaşınız olduğunda, demokrasinin sesi kısıldığı için, sorun yaratmıyor!
Ama aynı şeyi yabancı bir devletin konsolosluğunda çalışan yurttaşınıza yapmaya kalkarsanız... Örneğin ABD’nin İstanbul Başkonsolosluğu’nda çalışan Metin Topuz’a yaparsanız... Kantarın topuzunu kaçırmış olursunuz. Nitekim topuz kaçtı.