ABD’nin Türkiye İçişleri ve Adalet Bakanlarına yönelik aldığı skandal yaptırım kararı, Washington’da işlerin çığırından çıktığını gösteriyor. ABD müttefik dediği ülkemize, bakanlarımız düzeyinde yaptırım uyguladığına göre, Rahip Brunson çok önemli bir kişi. Bir önceki yazımda Brunson’un ABD için önemini ve geri almak için çekinmeden radikal kararlar alabileceklerini yazmıştım. CIA işi iyice ele almış gözüküyor…
Helsinki zirvesi sonrası ABD yönetiminde ciddi bir "iç müdahale" gerçekleşti…
(Trump'ın orada verdiği "Putin'in kankası" fotoğrafı Pentagon'a ve Beyaz Saray'ın örtülü güçlerine "yeter artık!" dedirtti.)
Tam bu noktada duralım. Hararetle devam edip olayı enine boyuna tartacaktım ama burada bir virgül koyup, bu yaptırımın daha çok bize düşen boyutuna değinmek istiyorum.
Şimdi bir soru sorarak başlayayım: “Helsinki zirvesinde ABD’de iç müdahale gerçekleşti” cümlemden, gençlerimiz ne anlayacak, daha doğrusu bir şey anlayacak mı? Bunu lütfen en yakınınızda ki gencimize sorun, hatta bu hadi biraz komplike olmuş olabilir, daha analize kapalı olan, “Türkiye Rahip Brunson’u hangi gerekçelerle tutukladı” diye sorun lütfen.
Anlatmaya çalıştığım; gençliğimiz gündemi sosyal medyadan gördüğü ile sığ şekilde takip ediyor ve okuyabildiğini sanıyor. Memleketi ilgilendiren ciddi konulardansa zaten çok uzaklar...