Melis Alphan Hürriyet Gazetesi

Bu belgesel her yerde gösterilmeli

Zonguldak'ta bir köylü kadın, bir zamanlar bir cennetin ortasında yer alan bahçesinde anlatıyor: "Burası bizim doğamızdı, lahanamızı dikiyorduk, fasulyemizi ekiyorduk. Sonra buraya termik santral yaptılar; artık...

18 Ağustos 2016 | 209 okunma

Zonguldak'ta bir köylü kadın, bir zamanlar bir cennetin ortasında yer alan bahçesinde anlatıyor: "Burası bizim doğamızdı, lahanamızı dikiyorduk, fasulyemizi ekiyorduk. Sonra buraya termik santral yaptılar; artık camımızı açamıyoruz, duşa girdiğimizde madende çalışıyormuşuz gibi su üstümüzden simsiyah akıyor."

Bursa Orhaneli’deki termik manzarası önünde burada yıllardır mücadele veren biri konuşuyor: “Bursa zaten çarpık sanayileşme nedeniyle kirliydi. Şimdi iyice kirlendi. Bursa artık yeşil bir şehir değil, gri bir şehir.”
Manisa Yırca’da “Ben devlet memuruyum. Türkiye’yi dolaştım” diyen köylü kadın, emekliliğini temiz havada geçirmek üzere köye döndüğünden ama pişman olduğundan söz ediyor; “Termik santral istemiyoruz” diyor.
Sinop Gerze’den Çanakkale Karabiga’ya, İzmir Aliağa’dan Manisa Yırca’ya, Zonguldak’tan Sinop’a, Bartın’dan Şırnak’a, termik santral yapılan ve yapılması planlanan yerleri dolaşmış “Kara Atlas” belgeseli.
Yönetmen Umut Vedat kamerasını köylülere çevirmiş, seslerine ses olmuş; halkın sokak eylemlerine katılmış, onlarla gece nöbetlerinde buluşmuş, protestolarla yaptırılmayan ÇED toplantılarına katılmış; isyanlarını, üzüntülerini, sevinçlerini, kazanımlarını kayıtlara geçirmiş.
“Kara Atlas”ta santrallerin temiz yöntemlerle kuruldukları iddiasından ne kadar uzak olduğu, bulundukları yerlerde su rezervlerinin nasıl tükendiği ortaya konmuş.
Belgeselde, tüm Türkiye’yi dayanışmayla peşine takmış Yırca’nın hikayesine kayda değer bir yer ayrılmış.
Yırca’nın kahraman muhtarı Mustafa Akın’ın, CHP milletvekili Özgür Özel’in insan ve doğadan yana çabasını görmek, o günleri hatırlamak insanın içini ısıtıyor.
Şirketin bir gece ansızın kestirdiği binlerce zeytin ağacından birkaçını köylü kadınların sırtlarında taşıyarak, öldürülmüş evlatlarının cesetlerini yığar gibi valiliğin önüne bıraktıkları anı izlerken insanın gözleri doluyor.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Yargı ve MEB gözünü kapayınca 10 çocuk istismar edildi 03 Eylül 2018 | 7.133 Okunma Saygısız bir toplumuz 27 Ağustos 2018 | 2.388 Okunma İstismar eden üvey babanın ifadesi bile alınmadı 20 Ağustos 2018 | 221 Okunma Türk adaleti ‘intihar’ diye geçiştirdi 13 Ağustos 2018 | 2.617 Okunma Önyargılarını ‘genel ahlak’diye yutturanlara kanmayın! 06 Ağustos 2018 | 4.491 Okunma